Boşanma Sürecinde Profesyonel Hukuki Destek Almanın Önemi

Avukat Bilal ALYAR

Giriş: Boşanma Süreci ve Profesyonel Hukuki Destek

Boşanma, yalnızca iki eşin yollarını ayırmasından ibaret olmayan, karmaşık hukuki ve sosyal sonuçlar doğuran bir süreçtir. Evlilik birliğinin sona erdirilmesi kararını alan çiftler; nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi maddi konuların yanı sıra yoğun duygusal zorluklarla da karşı karşıya kalırlar. Bu süreçte yapılacak hatalı adımlar, hem maddi kayıplara yol açabilir hem de taraflar için telafisi güç manevi zararlara neden olabilir. Bu nedenle boşanma sürecinde profesyonel hukuki destek almak büyük önem taşır. Özellikle Maltepe boşanma avukatı gibi aile hukuku alanında uzmanlaşmış bir avukatın rehberliği, haklarınızı korumanız ve süreci en az zararla atlatmanız açısından kritik bir rol oynar. Nitekim, Türkiye'de her yıl on binlerce çift boşanmak üzere aile mahkemelerine müracaat etmektedir; bu durum, boşanma hukukunun yaygın ve önemli bir ihtiyaca karşılık geldiğini göstermektedir.

Akademik bir perspektifle bakıldığında, boşanma olgusu toplumsal yapıyı etkileyen hukuki bir mesele olarak karşımıza çıkar. Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen boşanma müessesesi, belirli şartlar ve prosedürler çerçevesinde yürütülür. Bu makalede, boşanma davası açma sürecinden anlaşmalı ve çekişmeli boşanma türlerine, nafaka ve velayet gibi sonuçlardan bir boşanma avukatının üstlendiği rollere kadar konuya dair kapsamlı bilgiler sunulacaktır. Türkiye genelindeki uygulamalara yer verilirken, özellikle Marmara Bölgesi ve Maltepe ilçesi özelinde boşanma davalarının seyri ve bir avukatın sağlayabileceği avantajlar ele alınacaktır. Böylece, boşanma süreciyle ilgili sıkça sorulan sorulara yanıt bulunabilecek kapsamlı bir rehber oluşturulması hedeflenmektedir. Türk boşanma hukukunun temel yaklaşımı, aile birliğini koruma ideali ile bireylerin özgür iradeleriyle ayrılabilmeleri arasında adil bir denge kurmaya çalışmaktır.

Boşanma Hukuku ve Aile Mahkemeleri

Boşanma davaları, Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun) ile düzenlenen aile hukuku kapsamındaki davalardır. Eşler arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılması veya kanunda öngörülen belirli sebeplerin varlığı durumunda, mahkemeye başvurarak boşanma talep edilebilir. Türkiye'de boşanma davalarına bakmakla görevli özel mahkemeler Aile Mahkemeleridir. Aile Mahkemeleri bulunmayan yerlerde, Asliye Hukuk Mahkemeleri bu sıfatla boşanma davalarını görür.

Bir boşanma davasının hangi şehirde veya ilçede açılacağı, yetkili mahkeme kurallarına tabidir. Kanuna göre, boşanma davası eşlerden birinin yerleşim yerindeki veya son altı aydır birlikte oturdukları yerdeki Aile Mahkemesi'nde açılabilir. Örneğin Maltepe ilçesinde ikamet eden bir çift, İstanbul Anadolu Adliyesi çatısı altındaki Aile Mahkemeleri'ne boşanma başvurusunda bulunabilir. Marmara Bölgesi'nde yer alan İstanbul gibi büyük şehirlerde adliyelerin iş yükü fazla olabildiğinden, davaların sonuçlanma süresi ülke ortalamasına kıyasla daha uzun sürebilir. Ancak usulüne uygun hazırlanmış bir dilekçe ve etkin bir avukat desteğiyle süreç daha sağlıklı bir şekilde yönetilebilir.

Aile Mahkemeleri, boşanma davalarında hem hukuki hem de sosyal incelemeler yaparak karar verir. Hâkim, dava sırasında tarafların iddialarını, sunulan delilleri, tanık beyanlarını ve varsa bilirkişi raporlarını değerlendirir. Boşanmanın ferîleri (yan sonuçları) olarak adlandırılan nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat gibi konular da yine bu yargılamanın içinde çözüme kavuşturulur. Tüm bu konularda ilgili yasal düzenlemelere hâkim bir boşanma avukatı, müvekkilinin haklarını etkili biçimde savunarak Aile Mahkemesi önünde en iyi sonucun alınmasına katkı sağlar.

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Boşanma davası açmak isteyen kişi, öncelikle yazılı bir boşanma dilekçesi hazırlayarak yetkili Aile Mahkemesi'ne başvurmalıdır. Boşanma dilekçesi, dava sürecinin temel taşıdır ve hukuki usule uygun şekilde düzenlenmelidir. Dilekçede tarafların kimlik ve adres bilgileri, evlilik tarihleri, boşanma talebinin hukuki dayanakları (örneğin şiddetli geçimsizlik gibi genel bir sebep ya da zina, terk gibi özel sebepler) ayrıntılı biçimde belirtilir. Ayrıca boşanmanın sonucu olarak talep edilen nafaka türleri, velayet talebi, mal paylaşımı ve varsa tazminat talepleri de dilekçede açıkça yer almalıdır. İddiaları destekleyen her türlü delil (mesaj kayıtları, fotoğraflar, raporlar vb.) ve dinletilmesi istenen tanıklar da dilekçede gösterilir.

Davanın Açılması: Boşanma dilekçesi hazırlanıp gerekli harçlar yatırıldıktan sonra dava resmen açılır ve mahkeme tarafından bir esas numarası verilir. Mahkeme, dilekçeyi inceleyerek usule dair bir eksiklik yoksa karşı tarafa (diğer eşe) tebligat gönderir. Karşı taraf, cevap dilekçesi ile iddialara yazılı cevap verebilir. Bu şekilde dilekçeler teatisi aşaması (dava dilekçesi, cevap, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri) tamamlandıktan sonra mahkeme bir ön inceleme duruşması günü belirler. Ön inceleme duruşmasında, tarafların iddia ve talepleri özetlenerek uyuşmazlık konuları tespit edilir; ayrıca tarafların sulh (anlaşma) ihtimali olup olmadığı değerlendirilir.

Yargılama Süreci: Ön inceleme aşamasından sonra dava tahkikat (incelenme) aşamasına geçer. Bu süreçte mahkeme, ileri sürülen delilleri değerlendirir; uygun görürse tanıkları dinler, uzman görüşü veya sosyal inceleme raporu gerekliyse bilirkişi veya uzman atayabilir. Özellikle çocukların durumu söz konusuysa, mahkeme pedagog veya sosyal hizmet uzmanı aracılığıyla ayrıntılı inceleme yapabilir. Duruşmalar sırasında taraflar veya vekilleri, iddialarını desteklemek üzere açıklamalar yapar ve karşı tarafın beyanlarına karşı savunmalarını sunarlar.

Tüm deliller toplandıktan ve taraflar son beyanlarını verdikten sonra mahkeme hüküm aşamasına geçer. Hâkim, boşanma talebinin kabulü veya reddi yönünde kararını verirken nafaka, velayet, mal paylaşımı ve tazminat konularını da karara bağlar. Karar taraflara tebliğ edilir ve bu noktadan sonra tarafların kararı istinaf (Bölge Adliye Mahkemesi) ve temyiz (Yargıtay) yoluyla üst mahkemelere taşıma hakları bulunmaktadır. Belirli süreler içinde bu kanun yollarına başvurulmazsa karar kesinleşir. Kesinleşen boşanma kararı, nüfus kütüğüne işlenerek evlilik birliği resmen sona erdirilir.

Boşanma Türleri: Anlaşmalı ve Çekişmeli Boşanma

Evlilik birliğini sona erdirmek isteyen çiftler, durumlarına göre iki farklı tür boşanma davasından birini seçebilir: anlaşmalı boşanma veya çekişmeli boşanma. Bu iki dava türü, yasal gereklilikler ve yargılama süreci bakımından önemli farklılıklar gösterir.

Anlaşmalı Boşanma

Anlaşmalı boşanma, her iki eşin de boşanma ve sonuçları konusunda tam bir mutabakata vardığı durumlarda söz konusu olur. Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca, evliliğin en az bir yıl sürmüş olması koşuluyla taraflar birlikte (ya da biri dava açıp diğerinin kabul etmesi yoluyla) anlaşmalı olarak boşanabilirler. Anlaşmalı boşanma davasında çiftler; velayet, nafaka (yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası), mal paylaşımı ve olası tazminat konularının tamamında anlaşmış olmalıdır. Bu anlaşma, boşanma protokolü adı verilen yazılı bir metinle mahkemeye sunulur. Protokolde çocukların kimde kalacağı, diğer ebeveynin çocukla kişisel ilişki (görüşme) düzeni, ödenecek nafaka miktarları, varsa tazminat tutarları ve mal varlığının paylaşım şekli ayrıntılı şekilde belirtilir.

Anlaşmalı boşanma davaları, taraflar her konuda uzlaştığı için genellikle oldukça hızlı ve tek celsede sonuçlanır. Mahkeme, duruşmada tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe oluştuğunu ve protokol hükümlerini anladıklarını tespit eder. Şartlar uygun ise hâkim aynı gün boşanma kararı verebilir. Bu sayede anlaşmalı boşanmalar, çekişmeli davalara göre çok daha az yıpratıcı ve masrafsız bir şekilde tamamlanmış olur.

Çekişmeli Boşanma

Çekişmeli boşanma, eşler arasında boşanmanın kendisi veya boşanmanın sonuçları (nafaka miktarı, çocukların velayeti, mal paylaşımı, tazminat vb.) konularında anlaşma sağlanamadığı durumlarda gündeme gelir. Bu tür davalarda, boşanma talebinin dayandırıldığı sebeplerin ve ileri sürülen taleplerin mahkeme önünde ispatlanması gerekir. Türk Medeni Kanunu'nda zina, hayata kast veya pek fena muamele, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk, akıl hastalığı gibi özel boşanma sebepleri sayılmış; ayrıca "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" şeklinde genel bir sebebe de yer verilmiştir. Eşlerden biri boşanmak istemezse, davayı açan taraf öne sürdüğü sebeplerin gerçekleştiğini kanıtlamak durumundadır.

Çekişmeli davalarda süreç daha uzun ve detaylıdır. Taraflar dilekçelerinde ve duruşmalarda iddia ve savunmalarını ileri sürer; bu iddiaları desteklemek üzere deliller sunar ve tanıklar dinletir. Örneğin, şiddet veya sadakatsizlik iddiası varsa buna ilişkin tanık ifadeleri, fotoğraf veya mesaj gibi belgeler mahkemeye sunulabilir. Mahkeme, çekişmeli boşanmalarda genellikle öncelikle uzlaşma imkânını araştırır; bu mümkün olmazsa yargılamaya devam eder. Hâkim, evlilik birliğinin gerçekten temelinden sarsılıp sarsılmadığını veya kanunda belirtilen özel sebeplerin gerçekleşip gerçekleşmediğini değerlendirerek karar verir.

Sonuç olarak çekişmeli boşanma davaları, anlaşmalı boşanmalara göre çok daha fazla zaman, emek ve sabır gerektirir. Taraflar uzlaşamadığı için yargılama süreci birden fazla duruşma gerektirebilir ve dava bir yıl ile birkaç yıl arasında sürebilir. Bu süreçte deneyimli bir boşanma avukatının desteği, doğru delillerin sunulması ve usul kurallarına uygun hareket edilmesi açısından kritik önemdedir. Avukat, müvekkilinin haklarını etkin şekilde savunarak haksız bir durumun önüne geçilmesine yardımcı olur.

Boşanmada Nafaka, Velayet ve Mal Paylaşımı

Boşanma davasının en önemli sonuçlarından bazıları mali yükümlülükler ve ailevi haklardır. Bu bağlamda nafaka ödemeleri, çocukların velayeti ve evlilik süresince edinilen malların paylaşımı konuları öne çıkar. Mahkeme, boşanma kararı verirken bu konularda da hüküm tesis eder. Aşağıda, boşanma sürecinde sıkça karşılaşılan bu kavramlara ilişkin temel hususlar açıklanmaktadır:

Nafaka Türleri

Türk hukukunda nafaka, boşanma sürecinde ve sonrasında ekonomik dengeyi sağlamak amacıyla düzenlenmiş parasal yükümlülükleri ifade eder. Başlıca nafaka türleri şunlardır:

  • Tedbir Nafakası: Boşanma davası devam ederken, mahkemenin gerekli görmesi hâlinde eşlerden biri ve çocuklar için geçici olarak bağlanan nafakadır. Bu nafaka, dava süreci boyunca maddi desteğe ihtiyaç duyan tarafın temel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla verilir.

  • Yoksulluk Nafakası: Boşanma gerçekleştikten sonra evlilik nedeniyle ekonomik olarak zayıf düşecek ve yoksulluğa düşecek tarafa, diğer eş tarafından ödenmesine karar verilen nafakadır. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden tarafın boşanmada daha ağır kusurlu olmaması gerekir. Bu nafaka süresiz olabileceği gibi, tarafların maddi durumlarının değişmesi hâlinde artırılabilir, azaltılabilir veya kaldırılabilir.

  • İştirak Nafakası (Çocuk Nafakası): Boşanma sonrası velayeti kendisine verilmeyen ebeveynin, çocuğun bakım ve eğitim masraflarına katkı olarak ödediği nafakadır. İştirak nafakası, çocuğun ihtiyaçları, yaşam standardı ve ebeveynlerin gelir durumları dikkate alınarak belirlenir. Çocuk reşit oluncaya kadar veya eğitimine devam ediyorsa belli bir yaşa kadar devam eder.

Velayet ve Çocukların Hakları

Velayet, boşanan eşlerin ortak çocuklarının bakım, eğitim ve genel yaşam düzenine dair sorumluluğun hangi ebeveyne verileceğini ifade eder. Türk hukukunda boşanma durumunda velayet genellikle ebeveynlerden birine tevdi edilir; diğer ebeveyne ise çocuk ile kişisel ilişki kurma (görüşme) hakkı tanınır. Aile Mahkemesi, velayet konusunda karar verirken çocuğun üstün yararını en önemli kriter olarak alır. Bu değerlendirmede çocuğun yaşı, bakım ve şefkat ihtiyacı, anne ve babanın maddi-manevi durumları, çocuğun mevcut düzeninin devamının önemi gibi unsurlar dikkate alınır. Özellikle çok küçük yaştaki çocukların anne bakımına muhtaç olduğu kabul edilmekle birlikte, her somut olay kendi özel koşulları içinde değerlendirilir.

Mahkeme gerekli gördüğünde, velayet hususunda bir uzman pedagog veya sosyal hizmet uzmanı aracılığıyla inceleme yaptırabilir ve rapor alabilir. Çocukla ilgili kararlar alınırken, çocuğun psikolojisini korumak ve ebeveynler arasındaki anlaşmazlığın çocuğa yansımamasını sağlamak esastır. Velayet kendisine verilmeyen taraf, mahkemenin belirlediği gün ve koşullar dahilinde çocukla görüşme (kişisel ilişki) hakkına sahiptir ve çocuğun ihtiyaçlarına katılmak üzere iştirak nafakası ödemekle yükümlü kılınabilir.

Mal Rejimi ve Mal Paylaşımı

Eşlerin evlilik sırasında edindikleri malların boşanma hâlinde nasıl paylaşılacağı, Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen mal rejimi hükümlerine tabidir. 2002 yılından sonra yapılan evliliklerde yasal mal rejimi "edinilmiş mallara katılma rejimi"dir. Bu rejime göre, evlilik süresince eşlerin edindiği gelirler ve mallar (maaş, satın alınan gayrimenkul, araç, birikimler vb.) aksi bir sözleşme olmadıkça ortak kabul edilir. Boşanma durumunda her eş, edinilmiş malların değerinin yarısı üzerinde hak iddia edebilir. Buna karşılık eşlerin kişisel malları adı verilen, evlilik öncesinde sahip oldukları veya evlilik sırasında miras ya da hediye yoluyla edindikleri malvarlığı değerleri paylaşım dışında tutulur.

Mal paylaşımı davası, boşanma davasından ayrı bir hukuk davası olarak da görülebilir ve boşanma kesinleştikten sonra talep edilebilir. Ancak boşanma davası sırasında taraflar mal paylaşımı üzerinde anlaşmışlarsa, bu anlaşma protokole yazılarak mahkemece onaylanabilir. Maltepe ve çevresinde bir boşanma avukatı, müvekkillerine mal rejimi konusunda yol göstererek hangi malın nasıl paylaştırılabileceği, hangi değerlerin kişisel mal kapsamında sayılacağı hususlarında danışmanlık yapar. Böylece taraflar, hak kaybına uğramadan, uzlaşıyla mal paylaşımını gerçekleştirebilirler.

Ayrıca, boşanma davasında manevi tazminat ve maddi tazminat talepleri de gündeme gelebilir. Eğer boşanmaya yol açan olaylarda eşlerden biri daha kusurlu ise, diğer eş uğradığı manevi zararlar için manevi tazminat talebinde bulunabilir. Manevi tazminat, kişinin onurunu zedeleyen, ruhsal acı veren olaylar nedeniyle talep edilen bir manevi tatmin bedelidir. Maddi tazminat ise boşanma sonucunda yoksun kalınan maddi menfaatlerin (örneğin ekonomik destekten mahrum kalma, yaşam standardı kaybı) telafisi için istenebilir. Hâkim, tazminat taleplerini değerlendirirken tarafların kusur oranlarını ve boşanmanın kişi üzerindeki etkilerini göz önünde bulundurarak uygun bir miktara hükmedebilir.

Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

Boşanma davasının süresi, davanın anlaşmalı mı yoksa çekişmeli mi olduğuna ve somut olayın özelliklerine göre önemli ölçüde değişir. Anlaşmalı boşanma davaları, gerekli tüm belgeler hazırlandığında ve taraflar duruşmaya gelip beyan verdiğinde çoğu zaman tek celsede sonuçlanabilir. Uygulamada anlaşmalı boşanma süreci kimi zaman birkaç hafta ile birkaç ay arasında tamamlanabilmektedir. Özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde duruşma günü, mahkemenin iş yoğunluğuna bağlı olarak biraz ileri bir tarihe verilebilse de tarafların uzlaşmış olması sayesinde süreç, çekişmeli davalara kıyasla çok daha kısa sürer.

Çekişmeli boşanma davaları ise tarafların anlaşmazlık yaşadığı konuların çokluğuna, delil durumuna ve mahkemenin iş yüküne bağlı olarak 1 ila 3 yıl arasında, bazı karmaşık vakalarda daha da uzun sürebilir. Davanın uzunluğunu etkileyen faktörlerden bazıları şunlardır:

  • Tarafların öne sürdüğü iddiaların sayısı ve niteliği (örneğin şiddet, zina gibi iddialar ek incelemeler gerektirebilir),

  • Tanık sayısı ve delil toplama süreçlerinin kapsamı,

  • Mahkemenin bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyup duymadığı (örneğin psikolojik değerlendirme veya mal değerlerinin tespiti için bilirkişi raporu),

  • Mahkemenin genel iş yoğunluğu ve duruşmalar arasındaki süre.

Ayrıca, ilk derece mahkemesinin verdiği karara karşı istinaf veya temyiz yoluna başvurulması hâlinde, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi ya da Yargıtay incelemesinde geçirdiği süre de sürece eklenir. Bu durum boşanma sürecini daha da uzatabilir. Özetle, anlaşmalı boşanma birkaç hafta gibi kısa bir sürede neticelenebilirken çekişmeli boşanmalar tüm aşamalar ve olası kanun yolu incelemeleriyle birlikte birkaç yıla yayılabilmektedir. Bu belirsizlik, taraflar üzerinde yıpratıcı bir etki yaratabileceğinden, hukuki sürecin uzman bir avukatla planlanması ve mümkünse uzlaşı yollarının araştırılması her iki tarafın yararına olacaktır.

Boşanma Davası Masrafları ve Ücretler

Boşanma sürecine girerken, tarafların maddi açıdan da hazırlıklı olması gerekir. Bir boşanma davasında ortaya çıkabilecek temel masraf kalemleri genel olarak şunlardır:

  • Harç ve Dosya Masrafları: Davanın açılabilmesi için mahkemeye ödenen dava harcı ile ilerleyen süreçte gerekli olabilecek gider avansı, dosya işlem ücretleri bu kapsamdadır. Bu tutarlar, davanın türüne ve talep edilen tazminat miktarlarına göre değişebilir.

  • Tebligat Giderleri: Mahkeme evraklarının (dava dilekçesi, duruşma davetiyesi vb.) karşı tarafa ve gerektiğinde tanıklara veya ilgili kurumlara tebliğ edilmesi için yapılan posta masraflarıdır.

  • Bilirkişi ve Keşif Ücretleri: Dava sırasında teknik bir konunun aydınlatılması için bilirkişi incelemesi yapılması gerekirse veya mahkemenin olay yeri incelemesi (keşif) yapması söz konusu olursa, bu işlemlerin ücretleri taraflarca karşılanır. Örneğin mal paylaşımı aşamasında, taşınmazların değerinin hesaplanması için mali bilirkişi gerekebilir.

  • Avukat Vekalet Ücreti: Tarafların bir avukatla temsil edilmesi durumunda, avukatlık ücreti de göz önünde bulundurulmalıdır. Avukatlık ücretleri, her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin altına düşmemek kaydıyla, avukat ile müvekkil arasında serbestçe kararlaştırılır. Ücret; davanın niteliğine, zorluğuna, görülme süresine ve avukatın deneyimine göre değişkenlik gösterebilir.

  • Arabuluculuk Ücretleri: Her ne kadar boşanma davalarında arabuluculuk kanunen zorunlu bir aşama olmasa da (zira aile hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk tarafların isteğine bağlıdır), taraflar dava öncesinde veya dava sırasında bir arabulucuya başvurmuşlarsa bu hizmetin de bir bedeli olacaktır.

Masrafların toplam tutarı, davanın anlaşmalı ya da çekişmeli oluşuna göre değişebilir. Anlaşmalı boşanmalar, daha az duruşma gerektiği ve genellikle ek bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyulmadığı için daha düşük maliyetli olma eğilimindedir. Çekişmeli davalarda ise süreç uzadıkça, biriken tebligat giderleri, duruşma sayısına bağlı ek masraflar ve olası bilirkişi ücretleri nedeniyle toplam maliyet artar.

Avukat tutmak yasal olarak zorunlu olmamakla birlikte, hak kayıplarını önlemek ve usul kurallarına uygun bir yargılama yürütebilmek adına çoğu kişi bir avukatla çalışmayı tercih etmektedir. Avukat ile yapılan ücret anlaşması genellikle dava başında belirlenir ve yazılı bir sözleşmeye bağlanır. Marmara Bölgesi gibi büyük şehirlerde avukatlık ücretleri, yaşam pahalılığı ve iş yoğunluğuna bağlı olarak küçük yerleşim yerlerine kıyasla biraz daha yüksek olabilir. Ancak burada önemli olan, ücret kadar alınacak hukuki hizmetin kalitesidir. Bu nedenle sadece düşük ücrete odaklanmak yerine, avukatın deneyimini ve davaya ayıracağı zamanı da göz önünde bulundurmak gerekir.

Maltepe Boşanma Avukatının Rolü ve Önemi

Boşanma sürecinde alanında uzman bir avukatla çalışmak, hem hakların korunması hem de sürecin doğru yönetilmesi bakımından büyük bir avantaj sağlar. Maltepe boşanma avukatı, İstanbul ve Marmara Bölgesi'ndeki aile mahkemelerinin uygulamalarına hâkim oluşuyla müvekkiline yol gösterir ve olası sorunlara karşı önlem alır. Bir boşanma avukatının üstlendiği başlıca görev ve sorumluluklar şunlardır:

  • Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Müvekkilin anlattığı olaylar ve talepler doğrultusunda, hukuki gerekçeleriyle birlikte boşanma dilekçesini yazar. Dilekçenin kanuna ve usule uygun, açık ve eksiksiz olmasını sağlar.

  • Delil ve Dokümantasyon Toplama: Boşanma iddialarını desteklemek için gerekli belge, kayıt ve diğer delillerin toplanmasında müvekkile yardımcı olur. Örneğin telefon mesajları, e-posta yazışmaları, hastane raporları, banka kayıtları gibi materyallerin usulüne uygun şekilde mahkemeye sunulmasını temin eder.

  • Duruşmalarda Temsil: Avukat, müvekkili adına mahkeme huzurunda beyanda bulunur, taleplerini dile getirir ve karşı tarafın iddialarına cevap verir. Yasal prosedürlere hâkim olduğundan duruşmalarda hâkimin yönelttiği sorulara ve usulî işlemlere hazırlıklıdır. Müvekkilinin savunmasını en iyi şekilde yaparak hak kayıplarının önüne geçmeye çalışır.

  • Müzakere ve Uzlaşma Görüşmeleri: Taraflar arasında anlaşma sağlanması mümkün görünüyorsa, avukat müvekkilinin menfaatlerini koruyacak şekilde karşı tarafla görüşmeler yapabilir. Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlanması veya nafaka-velayet gibi konularda orta yol bulunması için arabuluculuk ve müzakere becerilerini kullanır.

  • Hakların Korunması: Nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi konularda müvekkilin hak kaybına uğramaması için yasal argümanlar geliştirir. Gerekli durumlarda tedbir nafakası, geçici velayet, malvarlığına tedbir konulması gibi hukuki mekanizmaları devreye sokarak müvekkilini korur.

  • Danışmanlık ve Psikolojik Destek: İyi bir boşanma avukatı, sadece mahkeme işlemlerini yürütmekle kalmaz, aynı zamanda müvekkiline süreç hakkında sürekli bilgi verir ve onu olası gelişmelere hazırlar. Boşanma sürecinin yaratabileceği duygusal yük konusunda müvekkiline anlayışla yaklaşır; gerektiğinde bir psikolog veya terapist desteğine başvurulması konusunda yönlendirme yapabilir.

Maltepe gibi İstanbul’un yoğun nüfuslu bir ilçesinde faaliyet gösteren boşanma avukatları, yerel mahkeme pratiğini ve bölgedeki nüansları bilirler. Örneğin İstanbul Anadolu Adliyesi Aile Mahkemeleri'ndeki işleyişe aşina olmak, dilekçelerin seyrini hızlandırabilir ve hâkimlerin çeşitli taleplere yaklaşımını öngörmeye yardımcı olabilir. Profesyonel bir avukat desteğiyle hareket eden bireyler, kendi başlarına davayı yürütmeye çalışırken yapabilecekleri hataların önüne geçerler. Sonuç olarak, boşanma gibi hayatî bir konuda uzman bir avukatla çalışmak, sürecin daha az stresle ve hak kaybı yaşanmadan tamamlanmasına büyük ölçüde katkı sunar.

Boşanma Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Boşanma süreci, taraflar açısından duygusal ve stresli bir dönem olduğu için bazen hatalı adımlar atılabilmektedir. Aşağıda boşanma davalarında en sık yapılan hatalar ve bunlardan kaçınmak için dikkat edilmesi gereken noktalar sıralanmıştır:

  • Hazırlıksız ve Eksik Dilekçe: Aceleyle, yeterince düşünmeden hazırlanan boşanma dilekçeleri önemli bilgi ve belgelerin eksik kalmasına yol açabilir. Bu da davanın uzamasına veya hak iddialarının zayıflamasına neden olabilir. Dilekçeyi hazırlarken sakin, detaylı ve mümkünse uzman desteğiyle hareket etmek gerekir.

  • Profesyonel Destek Almadan İlerleme: Hukuki bilgi ve tecrübe olmadan kendi başına dava açmak veya sürdürmek, usul hatalarına sebep olabilir. Avukat yardımı olmadan atılan adımlar, geri dönüşü zor hak kayıplarına yol açabilir. Bu yüzden karmaşık hukuki süreçte mutlaka bir avukattan danışmanlık almak faydalı olacaktır.

  • Duygusal Tepkilerle Hareket Etme: Boşanma çekişmeli ise öfke veya üzüntü ile fevrî adımlar atmak (örneğin karşı tarafı tehdit etmek, tartışmaları büyütmek) davayı olumsuz etkiler. Ayrıca bu tür davranışlar hukuki açıdan da kişinin aleyhine sonuçlar doğurabilir. Soğukkanlı kalmak ve stratejik düşünmek esastır; duygusal kararlar yerine mantıklı adımlar tercih edilmelidir.

  • Mal Kaçırma veya Gizleme Girişimleri: Taraflardan birinin mal varlığını gizleme, ortak hesaplardaki parayı kaçırma gibi girişimleri, mahkeme tarafından fark edildiğinde o kişinin aleyhine yorumlanır. Boşanma sürecinde mal rejimine dair işlemleri dürüstlük kuralına uygun yürütmek gerekir. Aksi takdirde hukuki yaptırımlarla karşılaşılabilir.

  • Çocukları Sürece Dahil Etme: Ebeveynlerin sık yaptığı hatalardan biri de çocukları davaya taraf haline getirmek veya onlara diğer ebeveyni kötülemektir. Bu tutum, hem çocuğun psikolojisine zarar verir hem de velayet değerlendirmesinde olumsuz bir izlenim bırakır. Çocukların anne ve baba arasındaki ihtilaftan mümkün olduğunca uzak tutulması gerekir; zira boşanma esnasında asıl korunması gerekenler çocuklardır.

Yukarıdaki hususlara dikkat edildiğinde, boşanma sürecinin yıpratıcı etkileri bir nebze olsun azaltılabilir. En doğru yaklaşım, deneyimli bir avukatın rehberliğinde her adımı planlayarak hareket etmektir. Böylece hem yasal haklar korunur hem de taraflar için yeni bir başlangıç anlamına gelen bu süreç daha sağlıklı yönetilebilir.

Maltepe Boşanma Avukatı Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?

Boşanma davanız için avukat seçerken doğru tercihi yapmak, davanın seyri ve sonucunu doğrudan etkileyebilecek bir karardır. Özellikle Maltepe ve İstanbul çevresinde birçok avukat bulunduğundan, seçim yaparken şu kriterlere dikkat etmek faydalı olacaktır:

  • Aile Hukuku Alanındaki Tecrübe: Seçeceğiniz avukatın boşanma ve aile hukuku konularında uzmanlaşmış ve tecrübeli olması büyük önem taşır. Daha önce çok sayıda boşanma davası yürütmüş bir avukat, sürecin olası zorluklarına hâkimdir ve öngörülerde bulunabilir.

  • Referanslar ve İtibar: Mümkünse avukatın daha önce temsil ettiği müvekkillerin memnuniyet düzeyini araştırın. Dolaylı da olsa, avukatın mesleki itibarı ve önceki başarıları hakkında bilgi edinmek karar vermenize yardımcı olabilir. Örneğin, avukatın web sitesindeki yayınladığı hukuki makaleler veya meslek içi başarıları hakkında fikir sahibi olmak yararlı olacaktır.

  • İletişim ve Güven: Avukatınızla kuracağınız iletişim, kendinizi ifade edebilmeniz ve onun yönlendirmelerini anlayabilmeniz açısından çok önemlidir. İlk görüşmeden itibaren avukatın sizi dinlemesi, sorularınıza sabırla cevap vermesi ve süreç hakkında şeffaf bilgi vermesi beklenir. Kendinizi rahat hissedeceğiniz, güven duyacağınız bir hukukçu ile çalışmak, stresli boşanma sürecini önemli ölçüde kolaylaştırır.

  • Ücret ve Sözleşme Şartları: Avukatlık ücretinin ne şekilde talep edileceğini (peşin, taksitli ödeme, başarıya endeksli vb.) en başta netleştirin ve bu konuyu yazılı bir sözleşmeye bağlayın. Ücretin makul olması kadar, karşılığında sunulacak hizmetin kapsamı da önemlidir. Bu nedenle sadece düşük ücrete odaklanmak yerine, avukatın deneyimini ve size ayıracağı vakti de değerlendirin.

  • Yerel Bilgi ve Ulaşılabilirlik: Maltepe bölgesinde bir avukatla çalışmak; duruşma günlerinde adliyeye yakınlık, yerel uygulamaları bilmesi ve size pratik ulaşılabilirlik sağlaması açısından avantajlı olabilir. Avukatın ofisine erişim kolaylığı, gerektiğinde yüz yüze görüşme yapabilmeniz için de önem taşır.

Unutulmamalıdır ki her boşanma davası kendine özgüdür ve avukat seçimi kişisel beklentilere göre değişebilir. Önemli olan, seçtiğiniz avukatın sizin önceliklerinizi anladığından ve haklarınızı en etkin şekilde savunacağından emin olmanızdır. Bu kapsamda birkaç avukatla ön görüşme yaparak, en uygun olduğunu düşündüğünüz uzmanla yola çıkmanız tavsiye edilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Soru: Boşanma davasını nerede açmalıyım?
Cevap: Boşanma davası, eşlerden birinin yerleşim yerindeki veya son altı ay birlikte oturdukları yerdeki Aile Mahkemesi’nde açılır. Maltepe ilçesinde ikamet edenler için yetkili mahkeme, İstanbul Anadolu Adliyesi’ndeki Aile Mahkemeleridir.

Soru: Boşanma davası açmak için gerekli belgeler nelerdir?
Cevap: Boşanma davası açarken, hazırlanan boşanma dilekçesiyle birlikte evlilik cüzdanı veya nüfus kayıt örneği (evliliği gösterir belge) ibraz etmek gerekir. Ayrıca davaya ilişkin delillerin (fotoğraflar, mesaj kayıtları, raporlar vb.) kopyaları ve tarafların kimlik fotokopileri sunulması tavsiye edilir. Avukat aracılığıyla dava açılıyorsa, avukata verilmiş noter onaylı vekaletname de gereklidir.

Soru: Anlaşmalı boşanma için hangi şartlar gerekiyor?
Cevap: Anlaşmalı boşanma davası açabilmek için evliliğin en az bir yıl sürmüş olması şarttır. Eşler, boşanmanın tüm sonuçları (nafaka, velayet, mal paylaşımı, tazminat gibi) konusunda yazılı bir protokolle tam anlaşma sağlamalıdır. Her iki eş de duruşmaya katılıp protokolü hür iradeleriyle imzaladıklarını ve boşanmak istediklerini hâkim önünde beyan etmelidir.

Soru: Çekişmeli boşanmada hangi sebepler ileri sürülebilir?
Cevap: Çekişmeli boşanma davasında kanunda belirtilen özel sebepler (zina, hayata kast ve kötü muamele, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk, akıl hastalığı) veya genel sebep olarak “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” ileri sürülebilir. Davayı açan taraf, iddia ettiği boşanma sebebini mahkemede ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden biri boşanmak istemese bile, diğer eş bu nedenlere dayanarak boşanma davasını yürütebilir; önemli olan evlilik birliğinin sürdürülemez hâle geldiğinin mahkemece tespitidir.

Soru: Boşanma davasında avukat tutmak zorunlu mu?
Cevap: Hayır, Türk hukukunda boşanma davası açarken avukat tutma zorunluluğu yoktur; taraflar davalarını kendileri de takip edebilir. Ancak boşanma hukukunun karmaşıklığı ve hak kaybı riski nedeniyle çoğu kişi bir boşanma avukatıyla çalışmayı tercih eder. Avukat, sürecin doğru işlemesini sağlar, haklarınızı korur ve sizi usulî konularda yönlendirir.

Soru: Boşanma davası ne kadar sürede sonuçlanır?
Cevap: Anlaşmalı boşanma davaları genellikle tek celsede, birkaç hafta veya birkaç ay içinde sonuçlanabilir. Çekişmeli boşanma davaları ise delil durumu ve mahkemenin yoğunluğuna bağlı olarak ortalama 1–3 yıl sürebilmektedir. Karara karşı istinaf veya temyiz yoluna gidilmesi durumunda süreç daha da uzayabilir.

Soru: Nafaka miktarı nasıl belirleniyor?
Cevap: Nafaka (özellikle yoksulluk nafakası ve çocuk için iştirak nafakası) miktarını hâkim, tarafların ekonomik durumlarını ve yaşam standartlarını gözeterek takdir eder. Nafaka talep eden eşin ihtiyaçları ile diğer eşin ödeme gücü dikkate alınır. Çocuklar için takdir edilen iştirak nafakası da çocuğun eğitim ve bakım giderlerine uygun şekilde belirlenir.

Soru: Velayet kime verilir, nasıl kararlaştırılır?
Cevap: Boşanmada çocuğun velayetinin kime verileceğine Aile Mahkemesi, çocuğun üstün yararını gözeterek karar verir. Hâkim; çocuğun yaşı, bakım ihtiyaçları, anne ve babanın koşulları gibi kriterleri değerlendirir. Genellikle küçük çocuklar anneyle kalırken, her durum ayrı ayrı incelenir ve gerekirse uzman raporlarıyla destek alınır.

Soru: Boşanmada mal paylaşımı nasıl yapılır?
Cevap: 2002 sonrasında evlenen çiftler için yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma olduğundan, evlilik süresince kazanılan mallar kural olarak yarı yarıya paylaşılır. Eşlerden her biri, diğer eşin edinilmiş mallarının değerinin yarısı üzerinde hak sahibi olur. Ancak evlilik öncesi sahip olunan veya miras, hediye gibi yollarla elde edilen kişisel mallar paylaşım dışı tutulur.

Soru: Maltepe boşanma avukatı ücreti ne kadardır?
Cevap: Boşanma avukatlarının ücretleri, avukat ile müvekkil arasında serbestçe kararlaştırılır ve davanın niteliğine göre değişir. Ücretler, Türkiye Barolar Birliği’nin belirlediği asgari tarifeden düşük olamaz; avukatın deneyimi, davanın zorluk derecesi ve iş yükü gibi unsurlar ücretlendirmede belirleyicidir. Sabit bir rakam olmamakla birlikte, avukatla yapılacak görüşmede ücret konusunda net bilgi almak en doğrusudur.

Sonuç: Boşanma Sürecinde Bilinçli Hareket Etmenin Önemi

Boşanma, gerek hukuki gerek duygusal boyutlarıyla hayatın en zorlu deneyimlerinden biridir. Bu süreçte doğru bilgiyle donanmak ve bilinçli adımlar atmak, ileride telafisi güç hak kayıplarının önüne geçecektir. Yukarıda ele alınan tüm başlıklar, boşanma sürecinin farklı yönlerine ışık tutarak bireylerin karşılaşabilecekleri durumlar hakkında akademik bir perspektif sunmaktadır.

Özellikle Marmara Bölgesi'nin dinamik yapısında, Maltepe boşanma avukatı gibi bölgeye hâkim bir uzmandan destek almak, sürecin daha öngörülebilir ve yönetilebilir olmasını sağlar. Unutulmamalıdır ki her boşanma davası, tarafların yaşamında önemli bir dönüm noktasıdır ve bu dönemde verilecek kararlar geleceği etkileyecektir. Bu nedenle hukuki süreci hafife almadan gereken özeni göstermek kritik önem taşır. Bunun yanında boşanmanın psikolojik etkileriyle başa çıkabilmek için gerekiyorsa aile içi destek almak veya bir psikologdan yardım almak da bu zorlu dönemde faydalı olabilir.

Sonuç olarak, boşanma sürecine giren bireylerin haklarını, sorumluluklarını ve seçeneklerini iyi bilmeleri gerekir. Bu makalede sunulan kapsamlı bilgiler, boşanma hukukunun temel konularında yol gösterici olmayı amaçlamaktadır. Her ne kadar her boşanma vakası kendine özgü olsa da, genel olarak bilgi sahibi olmak ve planlı hareket etmek sürecin daha adil ve hızlı ilerlemesine katkı sunar. Bilinçli ve hazırlıklı bir şekilde – mümkünse alanında deneyimli bir avukatın desteğiyle – hareket edenler, boşanma sürecini en az zararla ve ileriye dönük sağlıklı bir başlangıç yaparak tamamlama şansını artıracaklardır. Son tahlilde, boşanma süreci ne kadar zorlu olursa olsun, doğru bilgi ve uzman desteğiyle üstesinden gelinebilir ve taraflar için yeni bir başlangıcın kapıları aralanabilir.