Binance Global Kaynaklı Hukuki Uyuşmazlıklar ve Türkiye’de Çözüm Yolları
Binance Global Kaynaklı Hukuki Uyuşmazlıklar ve Türkiye’de Çözüm Yolları
Giriş
Dünyanın en büyük kripto para borsalarından biri olan Binance Global, Türkiye’de de milyonlarca kullanıcıya hizmet vermektedir. Ancak son yıllarda birçok kullanıcı, bu platformda çeşitli Binance mağduriyet vakaları yaşamış ve hukuki yollara başvurma ihtiyacı duymuştur. Hesap dondurulması, kaldıraçlı işlem zararı, para çekememe gibi sorunlar sonucunda kullanıcılar kripto dava süreci hakkında bilgi arayışına girmiştir. Bu makalede, Binance Global kaynaklı uyuşmazlık türlerini, Türk hukuku çerçevesinde olası çözüm yollarını ve hesap dondurma hukuki çözüm yöntemlerini herkesin anlayabileceği bir dille açıklıyoruz. Teknik terimler gerektiğinde tanımlanarak Binance tazminat davası açma süreçleri ve ilgili yasal dayanaklar ele alınmaktadır.
Amaç, kripto para borsalarıyla sorun yaşayan kullanıcıların haklarını hangi yollardan arayabileceklerini ortaya koymak ve kripto para avukatı desteğinin önemini vurgulamaktır. Akademik ciddiyetle hazırlanan bu kapsamlı rehber, Binance Global ile yaşanan hukuki uyuşmazlıklar konusunda hem teknik hem de pratik bilgiler sunmaktadır.
Binance Global ile Yaşanan Başlıca Uyuşmazlık Türleri
Binance Global platformunda kullanıcıların karşılaştığı başlıca uyuşmazlık tiplerini birkaç ana başlıkta sınıflandırabiliriz. Her bir uyuşmazlık türü farklı sebeplerden kaynaklanır ve farklı hukuki değerlendirmeler gerektirebilir:
1. Hesap Dondurma Uyuşmazlıkları
Hesap dondurulması, kullanıcıların Binance hesaplarına erişiminin şirket tarafından geçici veya kalıcı olarak engellenmesidir. Birçok kullanıcı, genellikle kimlik doğrulama (KYC) problemleri, şüpheli işlem tespiti veya güvenlik endişeleri nedeniyle hesaplarının uyarı yapılmadan dondurulduğunu bildirmektedir. Bu durumda kullanıcılar hesaplarındaki varlıklara ulaşamaz ve ciddi mağduriyet yaşayabilir.
Hukuken, hesap dondurma tek taraflı bir işlem olduğu için sözleşmeye aykırılık veya haksız fiil iddialarına konu olabilir. Binance kullanıcı sözleşmesi, şirketin belirli durumlarda hesapları askıya alma hakkı olduğunu belirtse de, bu işlemin keyfi veya haksız olması halinde kullanıcılar Türk Borçlar Kanunu (TBK) uyarınca tazminat talep edebilirler. Özellikle herhangi bir yasa dışı faaliyet yokken hesabın dondurulması, hizmetin ayıplı ifası veya tüketici mevzuatı kapsamında ayıplı hizmet olarak değerlendirilebilir.
Öte yandan, hesap dondurma çoğu zaman ulusal veya uluslararası düzenleyici gerekliliklerden kaynaklanır. Türkiye’de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından kripto platformlarına getirilen yükümlülükler kapsamında, borsalar şüpheli buldukları işlemlerde hesapları kilitleyip inceleme yapmak zorundadır. 2021’de Türkiye’de faaliyet gösteren Binance’in yerel şirketi BN Teknoloji A.Ş.’ye MASAK tarafından 8 milyon TL ile üst sınırdan idari para cezası kesilmesi, bu yükümlülüklerin ciddiyetini göstermektedir. MASAK rehberine göre kripto varlık hizmet sağlayıcılarının müşterini tanıma (KYC), şüpheli işlem bildirimi, bilgi ve belge verme ile kayıt tutma gibi yükümlülükleri bulunmaktadır. Dolayısıyla, bazı hesap dondurma vakalarında Binance Global, uluslararası kara para aklama karşıtı (AML) politikalar veya mahkeme/savcılık talepleri gereği hareket ettiğini savunabilir.
Örnek Olay: 2021 yılında bir kullanıcı, Binance TR hesabındaki 240 bin dolarlık kripto varlığının dakikalar içinde izinsiz şekilde transfer edildiğini belirterek mahkemeye başvurmuştur. Mersin Tüketici Mahkemesi, kullanıcının “hesabımdaki paramın güvenliği sağlanamadı, zarara uğratıldım” iddiasını değerlendirerek ihtiyati haciz kararı vermiş ve BN Teknoloji (Binance Türkiye) hesaplarına bloke konulmasına hükmetmiştir. Bu olay, hesap güvenliği ihlali ve dondurma iddialarında Türk mahkemelerinin nasıl geçici koruma tedbirleri uygulayabildiğini göstermektedir.
Hesap dondurma yaşayan kullanıcılar öncelikle Binance destek birimiyle iletişime geçip gerekçeyi öğrenmeye çalışmalıdır. Sorun çözülmezse, noter kanalıyla ihtarname göndererek hesabın haksız yere dondurulduğunu ve erişimin yeniden sağlanmasını talep etmek mümkündür. Sonuç alınamazsa hukuki süreç başlatılarak hesap bakiyesinin iadesi veya uğranılan zararın tazmini talep edilebilir.
2. Kaldıraçlı İşlem ve Vadeli İşlemler Uyuşmazlıkları
Binance’in kaldıraçlı işlem (leverage) ve vadeli işlemler (futures) hizmetleri, yüksek risk barındıran ürünlerdir. Kullanıcılar 20x, 50x gibi yüksek kaldıraç oranlarıyla işlem yapabilir ve küçük fiyat hareketlerinde bile tüm teminatlarını kaybedebilirler. Yaşanan uyuşmazlıkların başında ani likidasyonlar, otomatik pozisyon kapatmaları, aşırı kaldıraç kullanımı sonucu oluşan borçlar ve sistemsel hatalar nedeniyle pozisyonların yanlış likide edilmesi gelmektedir.
Örneğin bazı kullanıcılar, “yanlış likidasyon” iddiasıyla borsaya karşı şikayette bulunmuştur. Piyasa dalgalanması sırasında stop-loss emirlerinin çalışmaması veya Binance sistemindeki bir gecikme yüzünden pozisyonunun gereksiz yere tasfiye edilmesi gibi durumlar ciddi zararlara yol açabilir. Teknik olarak Binance, Vadeli İşlem Sözleşmesi ile kullanıcıya risklerin tamamen kendisine ait olduğunu ve piyasa hareketlerinden doğan zararlardan sorumlu tutulamayacağını kabul ettirmektedir. Ancak platform kaynaklı bir teknik aksaklık veya ihmal varsa, kullanıcı TBK m.112 uyarınca sözleşmeye aykırılıktan tazminat isteyebilir.
Türk hukukunda finansal riskler genellikle yatırımcının kendi tercihi sayılmakla birlikte, hizmet sağlayıcının ağır ihmali söz konusu olduğunda hukuki sorumluluk doğabilir. Örneğin, sistemsel bir hata nedeniyle yanlış fiyat verilip bunun sonucu pozisyonlar erimişse, bu ayıplı hizmet iddiasına temel oluşturabilir. Tüketici hukuku açısından kripto varlıklar net bir düzenlemeye tabi olmadığından, mahkemeler olaya göre Borçlar Kanunu veya genel hükümleri uygulayacaktır. Kullanıcıların kaldıraçlı işlem açarken onayladıkları sözleşme hükümleri dikkatlice incelenmeli; bazı hallerde bu sözleşmelerdeki ağır hükümler haksız şart olarak da ileri sürülebilir (örneğin, tüm sorumluluğu kullanıcıya yükleyen maddeler).
Kaldıraçlı işlem kaynaklı anlaşmazlıklarda delillerin teknik analizi önem taşır. Hesap hareketleri, işlem kayıtları, emir logları ve varsa sistem hatasını gösteren ekran görüntüleri delil olarak sunulmalıdır. Mahkeme, ihtiyaç duyarsa bilişim uzmanı bilirkişi incelemesi yaptırarak Binance sisteminin ilgili dönemde düzgün çalışıp çalışmadığını, kullanıcı emrinin işlenip işlenmediğini tespit edebilir. Bu tür davalarda kripto para hukuku konusunda uzman bir teknik danışmanla çalışmak başarı şansını artıracaktır.
3. Para Çekememe ve Transfer Sorunları
Kullanıcılar açısından en kritik konulardan biri, Binance hesabındaki paralarını veya kripto varlıklarını çekememektir. Para çekememe sorunları birkaç şekilde ortaya çıkabilir:
Banka Transferinde Gecikme veya Blokaj: Binance üzerinden banka hesabına para (örneğin Türk Lirası veya başka fiat para) çekme talebi yaptığınızda, işlem uzun süre beklemede kalabilir veya iptal edilebilir. Bazen aracı bankalar kripto ile ilgili işlemlere temkinli yaklaştığı için ödemeyi geciktirebilir ya da reddedebilir.
Kripto Çekim İşleminin Askıda Kalması: Kullanıcı, cüzdanına kripto çekmek isterken Binance sistemi işlemi onaylamaz ya da “işlem gerçekleştirilmedi” hatası alır. Yoğunluk, teknik bir arıza veya güvenlik incelemesi nedeniyle kripto çekimi engellenebilir.
Limit ve Doğrulama Problemleri: Binance, günlük çekim limitlerini aşan işlemlerde ek doğrulama talep edebilir. Doğrulama süreci uzarsa kullanıcı parasını zamanında çekemeyebilir.
Bu gibi durumlarda kullanıcıların yaşadığı mağduriyet, sözleşmeye aykırı hizmet sunumu olarak değerlendirilebilir. Bir borsa, haklı bir gerekçe olmaksızın müşterisinin parasına erişimini kısıtlıyorsa, Türk Borçlar Kanunu kapsamında borçlunun temerrüdü (edimin ifasında gecikme) veya haksız fiil gündeme gelebilir. Özellikle kullanıcının acil finansal zarara uğraması halinde (örneğin çekim yapamaması yüzünden başka yükümlülüklerini yerine getirememesi) oluşan zararın tazmini talep edilebilir.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (6502 sayılı) uyarınca finansal hizmetler özelinde net bir düzenleme olmasa da, genel olarak bir hizmet sağlayıcının, tüketicinin makul sürede kullanımına sunmadığı varlıklar bakımından sorumluluğu doğabilir. Tüketici işlemine girip girmeyeceği konusu tartışmalı olsa da (aşağıda yeri geldiğinde ele alınacaktır), bireysel kullanıcı açısından Binance ile kurulan ilişkinin tüketici işlemi olarak yorumlanması halinde, ayıplı hizmet hükümleri uygulanabilir. Bu durumda kullanıcı, hizmet sağlayıcıdan eksik ifa nedeniyle bedel iadesi veya tazminat isteyebilir.
Çözüm Yolları: Para çekememe sorunu yaşayan kullanıcılar öncelikle durumu belgelendirmelidir (örneğin, çekim talebinin ekran görüntüleri, banka yazışmaları). Binance destek birimine konuyu yazılı olarak iletip yanıt almalıdır. Çözüm alınamazsa, hukuken ihtar ile temerrüt bildirimi yapılıp, belirli bir süre içinde çekim işleminin gerçekleştirilmesi talep edilebilir. Bu süre sonunda yine sonuç alınmazsa mahkeme yoluna gidilerek alacak davası (hesaptaki paranın ödenmesi talebi) açılabilir. Ayrıca, devam eden haksız blokaj durumlarında mahkemeden ihtiyati tedbir talep edilerek Binance’in Türkiye’deki varlıklarına geçici bloke konması istenebilir (yukarıdaki örnekte olduğu gibi).
Para çekememe genellikle Binance Global’in Türkiye’de yerleşik bir muhatabının olmaması nedeniyle takibi zor bir konudur. Binance TR (BN Teknoloji) üzerinden yapılan TL işlemlerinde muhatap Türkiye’deki şirket olduğu için daha hızlı sonuç alınabilirken, Binance Global üzerindeki kripto çekimlerinde muhatap yurt dışı olduğundan hukuki süreç daha karmaşık hale gelir. Bu ayrımı unutmamak gerekir.
4. Teknik Arızalar ve Sistemsel Hatalar
Dünya çapında milyonlarca kullanıcıya hizmet veren Binance platformu zaman zaman teknik aksaklıklar yaşayabilir. Örneğin, yoğun piyasa hareketleri sırasında sistemin kilitlenmesi, emir iletiminde aksamalar, API hataları veya kullanıcı bakiyesinin yanlış görüntülenmesi gibi sorunlar bildirilmiştir. Bu tür teknik arızalar, kullanıcıların zararına yol açtığında hukuki ihtilaf doğabilir.
Örneğin, Binance’in birkaç saatlik dünya genelinde kesinti yaşadığı bir günde, kullanıcı açık pozisyonlarını kapatamamış ve bu nedenle normalde önlenebilir zararlarla karşılaşmış olabilir. Ya da bir sistem hatası yüzünden bir kripto paranın fiyatı anormal görünmüş, kullanıcı gerçekte var olmayan bir arbitraj fırsatı görerek işlem yapmış ve sonrasında işlemi geri alınmıştır. Bu gibi durumlarda kullanıcılar, platformun teknik altyapısındaki eksiklikler nedeniyle zarar gördüklerini öne sürebilirler.
Hukuki açıdan bakıldığında, Binance ile kullanıcı arasındaki ilişki bir hizmet sözleşmesi sayılabilir. Bu sözleşmede satım konusu, güvenli ve kesintisiz bir alım-satım platformu hizmetidir. Eğer platform makul süreler içinde çalışmaz veya hatalar içerirse, ayıplı hizmet söz konusu olur. Türk Borçlar Kanunu’nda hizmet sağlayıcının özen yükümü bulunduğu için, Binance gibi profesyonel bir işletmenin teknik altyapısını yeterince sağlam tutmaması, ihmal (kusur) olarak değerlendirilebilir ve zararın tazmini yoluna gidilebilir.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken, Binance kullanıcı sözleşmelerinin genellikle sorumluluğu sınırlayıcı maddeler içermesidir. Birçok borsa gibi Binance de teknik arıza veya mücbir sebeplerle işlemlerin aksamasından sorumlu tutulamayacağını sözleşmelerine koyar. Türk hukukunda hizmet sağlayıcı kendi ağır kusurunu bu şekilde tamamen bertaraf edemez; eğer ortada ağır ihmal veya kasıt varsa sorumluluk doğabilir. Bu nedenle, büyük çaplı bir sistem arızasında kullanıcılar topluca zarara uğradıysa, bu maddelerin haksız şart olduğu ileri sürülerek hukuk önünde geçersiz sayılması talep edilebilir.
Teknik uyuşmazlıklarda ispat oldukça teknik bir hal alır. Kullanıcı, platformda sorun yaşandığı anda çektiği ekran görüntüleri, log kayıtları, tarih-saat bilgileri gibi delilleri sunmalıdır. Gerekirse, olay anına ilişkin blockchain verileri (örneğin bir işlemin blok zincirine yazılmadığı anlaşılıyorsa) da analiz edilerek sorunun platform kaynaklı olduğu gösterilebilir. Mahkeme, teknik detayları anlamak için bilirkişi incelemesi yoluna gidecektir. Bu noktada, kripto para avukatı olarak uzmanlaşmış ve teknik altyapıyı bilen bir avukatın, bilirkişiyle doğru iletişimi kurması ve teknik raporları etkin şekilde yorumlaması davanın seyri açısından kritik önemdedir.
5. Müşteri Desteği ve İletişim Eksikliği
Birçok Binance kullanıcısı, sorun yaşadığında muhatap bulamamaktan yakınmaktadır. Müşteri desteği eksikliği, tek başına bir uyuşmazlık türü olmasa da yukarıda sayılan sorunların çözümünü zorlaştıran bir faktördür. Örneğin hesabı dondurulan veya parası çekilemeyen bir kullanıcı, Binance’in destek hattına günlerce ulaşamıyorsa veya otomatik cevaplardan öteye geçemiyorsa, mağduriyet derinleşmektedir.
Hukuki olarak, müşteri desteğinin yetersiz olması doğrudan dava konusu yapılması zor bir husustur. Ancak dolaylı etkileri olur: Kullanıcı, uyuşmazlık çözüm mercilerine başvurmadan önce şirketle sorunu çözmek için elinden geleni yapmış olmalıdır. Eğer destek taleplerine cevap alamadıysa, bu durum dava dilekçesinde şirketin iyi niyetli çözüm çabasına girmediğinin bir göstergesi olarak sunulabilir. Ayrıca 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ve ilgili yönetmelikler uyarınca çevrim içi hizmet sağlayıcılarının belirli iletişim bilgilerini ve müşteri hizmet mekanizmalarını tüketicilere sunması gerekir. Binance Global, Türkiye’de resmi bir ofisi veya temsilcisi olmadığından, kullanıcılar çoğunlukla uluslararası destek kanallarına yönelmektedir. Bu da dil ve zaman farkı gibi engeller yaratabilmektedir.
Kullanıcılar, Binance destek ile yaptığı yazışmaların kayıtlarını tutmalı, mümkünse problemlerini somut belgelerle şirket yetkililerine iletmelidir. Eğer şirketten tatmin edici bir yanıt gelmezse, bu durum tüketici hakem heyeti veya mahkemeye yapılacak başvurularda dile getirilerek, uyuşmazlığın çözümünün şirketin kayıtsızlığı nedeniyle yargıya intikal ettiği vurgulanabilir.
6. Dolandırıcılık, Güvenlik İhlalleri ve P2P İşlemlerinin Riskleri
Kripto para sektöründe dolandırıcılık ve güvenlik riskleri maalesef sıkça görülmektedir. Binance kullanıcıları da çeşitli dolandırıcılık yöntemlerinin hedefi olabilir veya platform üzerinden dolaylı olarak illegal işlemlere maruz kalabilirler. Bu kapsamda birkaç senaryo öne çıkmaktadır:
Kimlik Avı (Phishing) ve Hesap Ele Geçirme: Kötü niyetli kişiler, sahte Binance e-postaları, SMS’leri veya web siteleri ile kullanıcıların giriş bilgilerini çalarak hesaplarına sızabilmektedir. Kullanıcı farkında olmadan kendi hesabının bilgilerini dolandırıcılara verdiğinde, hesabındaki kripto varlıklar hızla başka cüzdanlara transfer edilip çalınmaktadır. Bu durumda mağdur, öncelikle acilen Binance’e başvurup hesabı dondurmalı ve işlemleri durdurmaya çalışmalıdır. Ardından vakit kaybetmeden savcılığa suç duyurusunda bulunulmalıdır. Türk Ceza Kanunu’na göre böyle bir eylem bilişim sistemine girme (TCK 243), sistemde veri değiştirme (TCK 244) ve nitelikli hırsızlık/dolandırıcılık (TCK 158) suçlarını oluşturabilir. Suçun faili Türkiye’de yakalanabilirse ceza alması mümkündür ancak uluslararası kripto hırsızlıklarında failin tespiti ve iadesi güç olmaktadır. Hukuki açıdan Binance’in sorumluluğuna gidilmesi, eğer platformun bir açığı istismar edilmediyse, zordur. Genelde bu tip vakalarda şirket, güvenlik önlemlerini aldığını, kullanıcı hatası sonucu bilginin sızdığını savunur.
Binance P2P Platformunda Dolandırıcılık: Binance’in eşler arası (peer-to-peer) alım satım platformu, kullanıcıların doğrudan birbirleriyle kripto ve fiat takası yapmasına imkân tanır. Ancak burada P2P dolandırıcılığı denilen olaylar yaşanmaktadır. Örneğin dolandırıcı bir kişi, P2P üzerinden kripto satın almak istediğini söyleyerek karşı tarafa sahte bir ödeme dekontu gönderebilir veya ödeme yaptığı banka dekontunu manipüle edebilir. Satıcı, paranın hesabına geçtiğini zannederek kriptoyu serbest bırakır ve dolandırıcı hem parayı göndermemiş hem de kriptoyu alarak kayıplara karışmış olur. Bu tür durumlarda yine ceza hukuku devreye girer; dolandırılan kişi savcılığa başvurarak nitelikli dolandırıcılık suçundan şikâyetçi olabilir. Binance, P2P platformunda yaşanan alıcı-satıcı arası dolandırıcılıklarda genellikle aracı konumunda olduğu için sorumluluk kabul etmez, ancak soruşturma makamlarına kullanıcı bilgilerini ileterek yardımcı olabilir.
Kara Para Aklama ve Hesapların İncelenmesi: Bazı Binance kullanıcıları, P2P işlemleri veya dışarıdan kripto transferleri nedeniyle istemeden kara para aklama soruşturması içine çekilebilmektedir. Şöyle ki; suç gelirlerini kriptoya dönüştürmek isteyen kötü niyetli kişiler, temiz Binance hesaplarıyla ticaret yaparak parayı aklamaya çalışır. Eğer bir kullanıcının Binance hesabına, dolandırıcılıkla başkasından elde edilmiş paralar aktarılıp karşılığında kripto alındıysa, bu hesap daha sonra incelemeye alınabilir. Bu durumda hesaptaki masum kullanıcı bir anda “dolandırıcılık suçuna karışmak” iddiasıyla karşı karşıya kalabilir. Uygulamada savcılıklar, P2P üzerinden işlem yapan ve sonradan dolandırıcılık suçundan aranan bir kişiyle bağlantılı olan hesap sahiplerini ifadeye çağırmakta, hatta bazen hesabında kalan varlıklara el koyma yoluna gitmektedir. Bu suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya nitelikli dolandırıcılık soruşturması kapsamında gerçekleşir.
Burada çok önemli bir uyarı yapmak gerekir: Eğer Binance üzerinden yaptığınız işlemler nedeniyle adınıza bir ceza soruşturması açılırsa, mutlaka konuya hakim bir avukat ile hareket edilmelidir. Zira masum olduğunuzu düşünerek savcılığa avukatsız ifade vermeye gitmek ciddi riskler taşır. Uygulamada savcılık makamlarının iş yoğunluğu ve kripto sistemlerine yabancılığı nedeniyle, bu tür P2P işlemlerinde pek çok kişiye nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılabildiği, hatta sürecin doğru yönetilmemesi halinde masum kişilerin ceza alabildiği görülmektedir.. Bu nedenle, hesabı bu şekilde incelemeye alınan kullanıcılar vakit kaybetmeden uzman bir bilişim hukuku ve kripto para hukuku avukatı desteği almalıdır.
Dolandırıcılık ve güvenlik ihlallerinde Binance’in sorumluluğu, somut olaya göre değişir. Eğer ihmal şirket tarafında ise (örneğin bir veri sızıntısı yaşandı ve hackerlar bundan faydalandıysa), kullanıcılar sözleşmeye aykırılık ve haksız fiil hükümleri çerçevesinde şirketten zararlarını talep edebilir. Ancak çoğu vakada Binance, sistemlerinin güvenli olduğunu, açığın kullanıcı hatasından kaynaklandığını öne sürer. Yine de Türk hukuku, tüketiciyi korumak adına ağır ve haksız şartları dikkate almayabilir. Özellikle standart sözleşmelerde güvenlik konusunda tüm sorumluluğu kullanıcıya yükleyen hükümler, gerçekçi bulunmayabilir.
Özetle, kripto para alanındaki dolandırıcılık mağduriyetlerinde ceza hukuku boyutu ön plandadır. Mağdurlar hem maddi kayıplarının tazmini (hukuk davası yoluyla) hem de dolandırıcının cezalandırılması (ceza davası yoluyla) için eş zamanlı mücadele etmelidir. Bu süreçler teknik detaylar içerdiğinden ve farklı hukuk dallarını ilgilendirdiğinden, bir kripto para avukatı ile çalışmak en doğru yaklaşım olacaktır.
Uyuşmazlıkların Türk Hukukundaki Karşılıkları ve Yasal Dayanaklar
Yukarıda sınıflandırılan Binance Global kaynaklı uyuşmazlıklar, Türk hukukunda tamamen yeni olgular olmasa da, mevcut mevzuat içinde değerlendirilirken bazı zorlanmalar yaşanmaktadır. Türkiye’de henüz kripto varlıklarla ilgili kapsamlı bir yasa bulunmamakla beraber, genel hukuk ilkeleri ve benzer alanlardaki düzenlemeler bu uyuşmazlıklara uygulanmaktadır. Aşağıda önemli yasal dayanaklar ve ilkeler özetlenmiştir:
Türk Borçlar Kanunu (TBK): Binance Global ile kullanıcı arasındaki ilişki, hukuken bir hizmet sözleşmesi veya vekalet/talimat sözleşmesi olarak nitelendirilebilir. TBK’ya göre sözleşmeden doğan yükümlülüklerin ihlali halinde karşı tarafın uğradığı zarar tazmin edilmelidir. Örneğin, hesap dondurma veya para çekememe gibi durumlar sözleşmenin ihlali kabul edilirse TBK m. 112 gereği şirket kusursuz olduğunu ispat edemezse zararları tazminle yükümlü olacaktır. Yine TBK m. 49 vd. haksız fiil hükümleri uyarınca, Binance’in kusurlu bir eylemi (örneğin ağır ihmal sonucu sistem çökmesi) kullanıcıya zarar verdiyse, haksız fiil sorumluluğu doğabilir. Kısaca, bir uyuşmazlık somutunda özel bir düzenleme yoksa TBK’nın genel hükümleri uygulanarak sonuca varılır.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK – 6502 sayılı): Kripto para alım satımının tüketici işlemi sayılıp sayılmayacağı tartışmalıdır. Eğer kullanıcı, Binance’i kişisel kullanım ve yatırım amacıyla kullanan bir tüketici olarak kabul edilirse, hukuki ilişki tüketici sözleşmesi olarak değerlendirilebilir. 6502 sayılı Kanun, tüketici sözleşmelerindeki haksız şartları geçersiz sayar ve tüketici aleyhine yorumlanmasını engeller. Örneğin, Binance sözleşmesindeki “tüm ihtilaflarda Hong Kong mahkemeleri/tahkim yetkilidir” veya “şirket hiçbir durumda sorumlu tutulamaz” gibi maddeler, tüketici bakımından haksız şart teşkil edebilir. Nitekim Yargıtay içtihatları da tüketicinin önceden müzakere etmeden imzaladığı standart sözleşmelere konulan tahkim veya yabancı mahkeme şartlarını, tüketici mahkemelerinin yetkisini ortadan kaldıran hükümler olarak görüp bağlayıcı kabul etmemektedir. Bir yüksek mahkeme kararında, paket tur sözleşmesindeki tahkim şartı nedeniyle tüketici mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi bozularak, tahkim şartının tüketici yönünden bağlayıcı olmadığı vurgulanmıştır Bu yaklaşım, Binance ile bireysel kullanıcı arasındaki anlaşmazlıklarda da yol gösterici olabilir; tüketici mahkemeleri, tüketicinin dava hakkını engelleyen yabancı tahkim şartına itibar etmeyebilir.
Türk Ceza Kanunu (TCK): Kripto para ile ilgili uyuşmazlıkların bir kısmı ceza hukuku boyutu da içerir. Dolandırıcılık, hırsızlık, bilişim sistemine girme, kara para aklama gibi suç tipleri TCK’da düzenlenmiştir ve Binance üzerinde gerçekleşen yasa dışı fiiller de bu kapsamda soruşturulabilir. Örneğin, P2P dolandırıcılığı vakaları TCK 158 uyarınca nitelikli dolandırıcılık olarak değerlendirilir ve 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası öngörür. Yine habersiz hesap boşaltma olayları bilişim yoluyla hırsızlık kapsamında cezalandırılabilir. Bu nedenle, platform kaynaklı bir mağduriyette kullanıcılar hem hukuk mahkemelerinde haklarını aramalı hem de gerekiyorsa ceza sürecini başlatmalıdır. Ceza soruşturmalarında Binance, genellikle MASAK ve adli mercilerle işbirliği yaparak ilgili hesap bilgilerini paylaşır. Kullanıcılar için önemli olan, eğer şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılırsa, bunu hafife almadan hukuki danışman eşliğinde süreci yönetmektir (yukarıda belirtildiği gibi).
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK): Uyuşmazlığın yargılaması esnasında usul kuralları HMK’ya göre yürür. Binance Global yurt dışında olduğu için, ona karşı açılacak davalarda yetki ve tebligat sorunları gündeme gelir. Normalde sözleşmede yetkili yer belirtilmişse (Binance Global sözleşmesinde Hong Kong tahkimi belirtilmiştir), şirket Türkiye’deki davada yetki itirazı yapabilir. Ancak yukarıda değinildiği üzere, tüketici işlemi sayılırsa Türk mahkemeleri yetki itirazını reddedebilir. HMK açısından bir diğer konu da delil tespiti ve ihtiyati tedbir gibi kurumlardır. Örneğin, dava açmadan önce delillerin kaybolma ihtimaline karşın bir delil tespiti talebiyle hesap hareketlerinin dökümü istenebilir. Yine dava sırasında ihtiyati tedbir/haciz talepleriyle Türkiye’deki malvarlığına bloke konması sağlanabilir (Binance TR örneğinde olduğu gibi). HMK m. 389 ve devamı uyarınca, teminat karşılığı ihtiyati tedbir almak mümkündür ve kripto borsa uyuşmazlıklarında da bu sıkça başvurulan bir yöntemdir.
6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun: Bu kanun, elektronik ortamda hizmet sunanların uyması gereken bazı kuralları içerir. Binance Global, bir elektronik hizmet sağlayıcı olduğundan, örneğin kullanıcıya sözleşme hükümlerini açık şekilde sunmak, belirli bilgiler vermek, ticari elektronik iletilerde onay almak vb. yükümlülüklere tabidir. Her ne kadar bu kanun ihlaline dayanarak bireysel tazmin davası açılması doğrudan mümkün olmasa da, şirketin Türkiye’deki yasal mevzuata uyum sağlamaması (örneğin bir müşteri hizmet adresi göstermemesi, Türkçe sözleşme sunmaması) gibi hususlar, uyuşmazlık halinde haksız şart veya iyi niyet kurallarına aykırılık argümanlarını destekleyebilir.
Özetle, Binance Global ile kullanıcılar arasındaki ihtilaflarda çok boyutlu bir hukuki değerlendirme yapmak gerekir. Hem özel hukuk (sözleşme, tüketici, borçlar hukuku) hem de kamu hukuku (ceza, idare hukuku) boyutları olabilen bu meselelerde, hak arama yolu konusuna dikkat edilmelidir. Aşağıda, özellikle düzenleyici kurumlar nezdinde şikayet mekanizmaları, uluslararası tahkim meselesi ve dava süreçleri daha detaylı ele alınmıştır.
Düzenleyici Kurumlar Nezdinde Başvuru ve Şikayet Mekanizmaları
Binance Global ile yaşanan sorunlarda kullanıcıların başvurabileceği bazı düzenleyici kurumlar ve denetim mekanizmaları bulunmaktadır. Bu kurumlar, doğrudan kullanıcı şikayetlerini çözmese bile, platformun uyumunu denetleyerek dolaylı olarak kullanıcı haklarının korunmasını sağlar.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK): Türkiye’de kripto varlıklara ilişkin düzenleme çalışmaları son yıllarda SPK tarafından yürütülmektedir. 2024’te SPK, kripto varlık platformlarının kuruluş sermayesi, ortaklık yapısı, saklama hizmetleri gibi konularda ilkeler belirleyen kararlar yayınlamıştır. Henüz lisanslı bir “kripto borsası” sistemi tam oluşmamış olsa da, SPK özellikle kripto varlıkların sermaye piyasası aracı niteliği taşıyan türlerini ve halka arz benzeri işlemleri mercek altına almaktadır. Kullanıcılar açısından SPK, bir şikayet mercii olmaktan ziyade, piyasa düzenleyici otoritedir. Örneğin Binance, izinsiz sermaye piyasası faaliyeti yürütürse (menkul kıymet niteliğinde token satışı gibi) SPK duruma müdahale edebilir. Bireysel bir kullanıcı SPK’ya doğrudan başvurup “param çekilemiyor” dese, SPK muhtemelen buna müdahil olmaz çünkü bireysel uyuşmazlıklara bakmaz. Ancak SPK’nın yakın zamanda getirdiği rezerv ispatı, müşteri varlıklarının ayrılması gibi yükümlülükler, platformun kullanıcı varlıklarını korumasına yöneliktir. Bu çerçevede SPK’ya yapılan ihbarlar, eğer platformun genel işleyişine dair bir kural ihlali içeriyorsa (örneğin Binance TR’nin izinsiz şekilde türev ürün sunması gibi) etkili olabilir.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK): Yukarıda bahsedildiği gibi, MASAK kripto varlık platformlarını 2021’den bu yana yükümlü kuruluş ilan etmiştir. Binance TR’ye kesilen 8 milyon TL’lik ceza bunun bir sonucudur. Bireysel kullanıcılar, eğer hesaplarında şüpheli bir hareket nedeniyle bloke yaşarlarsa, MASAK ile dolaylı muhatap olabilirler. Örneğin banka hesabından Binance’e transfer yaptığı için kendi bankası MASAK incelemesi başlatmış olabilir veya Binance MASAK’a şüpheli işlem bildiriminde bulunduğu için hesabını kilitlemiş olabilir. Böyle durumlarda kullanıcı MASAK’a doğrudan şikayette bulunamaz; yapılacak şey savcılık veya ilgili kolluk birimleriyle irtibata geçip masumiyetini ispat etmektir. MASAK, daha çok platformların yükümlülük ihlallerinde devreye girer. Örneğin Binance’in müşterini tanı (KYC) prosedüründe eksik varsa veya şüpheli işlemi zamanında bildirmediyse MASAK idari para cezası verir. Kullanıcılar MASAK’a ancak dolandırıcılık mağduru iseler ve olay kara para aklama boyutu taşıyorsa bilgi verebilir. Pratikte MASAK genelde finansal istihbarat toplar, bireysel itilaf çözmez. Yine de Binance ile sorun yaşayanlar, e-Devlet üzerinden CİMER (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) kanalıyla durumu ilgili bakanlıklara iletip MASAK’ın haberdar olmasını sağlayabilir. Örneğin “Hesabım bloke oldu, MASAK incelemesi deniyor, mağdurum” şeklinde yapılan bir CİMER başvurusu ilgili kurumlarda farkındalık yaratabilir.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK): BTK doğrudan kripto para borsalarının düzenleyicisi değildir; daha çok elektronik haberleşme ve internet altyapısı ile ilgili konularda yetkilidir. Ancak BTK bünyesinde faaliyet gösteren bazı tüketici şikayet mekanizmaları vardır. Özellikle BTK’nın Bilgi İhbar Merkezi ve siber suçlarla ilgili birimleri, internette işlenen dolandırıcılıklar konusunda çalışmalar yapar. Binance Global web sitesine Türkiye’den erişim bugüne kadar engellenmemiştir, fakat BTK gerektiğinde yasadışı içerik veya faaliyet tespit ederse alan adı engelleme yetkisine sahiptir. Örneğin, Türkiye’de resmi izin almadan finansal hizmet sunulması durumunda BTK değil, doğrudan yargı kararıyla erişim engeli gündeme gelebilir. Nitekim geçmişte yasadışı bahis veya izinsiz forex siteleri bu şekilde engellenmiştir. Binance Global için şu an böyle bir durum yoktur, ancak ileride düzenlemeler sıkılaşırsa BTK bu konuda rol alabilir.
Kullanıcılar, BTK’nın tüketici şikayet sistemini genelde telekom hizmetleri için kullanır. Kripto para konusunda BTK’ya bir şikayet iletmek, BTK’nın görev alanına girmeyebilir. Yine de elektronik ticaretin doğası gereği, platformla anlaşmazlık yaşayanlar BTK’ya bilgi verebilir. BTK bu başvuruları ilgili bakanlıklara yönlendirebilir. Ayrıca, Bilişim Suçları kapsamında bir dolandırıcılık varsa, BTK’nın siber ihbar hatları devreye girebilir.
Ticaret Bakanlığı (Tüketici Hakem Heyetleri): Her ne kadar soruda spesifik olarak ismi geçmese de, tüketici uyuşmazlıkları denince akla Ticaret Bakanlığı’nın il/ilçe tüketici hakem heyetleri gelir. 6502 sayılı Kanun gereği, belirli parasal sınırın altındaki ihtilaflarda tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. 2023 yılı için bu sınır ~150.000 TL civarındadır; nitekim Ticaret Bakanlığı tarafından “149.000 TL altındaki uyuşmazlıklarda Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılması zorunludur” şeklinde açıklama yapılmıştır. Binance ile yaşanan ve bu tutarın altındaki zararlar (örneğin 50 bin TL kayıp) için öncelikle hakem heyetine müracaat edilmelidir. Hakem heyeti kararları bağlayıcı olup, şirket 15 gün içinde itiraz etmezse ilam niteliği kazanır. Binance Global’in Türkiye’de tebligat alacak bir adresi olmaması pratik sorun yaratsa da, BN Teknoloji A.Ş. (Binance TR) bazı durumlarda muhatap gösterilebilir. Hakem heyeti, özellikle tüketici statüsünde görürse başvuruyu inceleyip karar verebilir.
Diğer Mekanizmalar: Kullanıcılar ayrıca yaşadıkları sorunları kamuoyuna duyurmak için Şikayetvar gibi platformlara yazmaktadır. Bu gibi mecralar hukuken bir yaptırım uygulamasa da, şirketin itibarını etkilediği için bazen Binance’in Türkiye’deki temsilcileri buralarda çözüm sunmaya çalışmaktadır. Bunun yanı sıra, mağdurlar birleşerek seslerini duyurmak için sosyal medyayı, Change.org gibi imza kampanyalarını veya basın yolunu kullanabilirler. Örneğin geçmişte büyük mağduriyetler olduğunda yerel ve ulusal basında haberleştirilmesi Binance’in kullanıcı sorunlarına eğilmesini hızlandırmıştır.
Sonuç olarak, Binance ile sorun yaşayan bir kullanıcı, hakkını aramak için sadece bir yol yerine, hem düzenleyici kurumlara durumu bildirip hem de yargısal süreçleri başlatarak çok yönlü bir strateji izlemelidir. Düzenleyici kurumlar sektör genelinde yaptırım uygular; bireysel hak arama ise mahkemeler ve tüketici mercileri eliyle olur. Şimdi, Binance sözleşmelerindeki uluslararası tahkim şartı ve bunun Türkiye’deki geçerliliği konusuna yakından bakalım.
Binance Sözleşmesindeki Tahkim Şartı ve Uluslararası Yargı Süreçleri
Binance Global’in kullanım şartları incelendiğinde, kullanıcıların karşılaşabileceği önemli bir hukuki engel olarak uluslararası tahkim şartı göze çarpar. Binance, global platformunun hizmet sözleşmesinde tüm uyuşmazlıkların Hong Kong Uluslararası Tahkim Merkezi (HKIAC) nezdinde tahkim yolu ile çözülmesini öngören bir maddeye sahiptir. Bu madde, aynı zamanda uygulanacak hukuk ve yargılama dili konusunda da belirleme yapar: Uyuşmazlıklara Hong Kong hukuku uygulanacağı ve tahkimin İngilizce dilinde yürütüleceği belirtilmiştir. Peki bu ne anlama gelir ve Türkiye’deki kullanıcılar için bağlayıcı mıdır?
Öncelikle, tahkim klozu var diye Türkiye’de dava açılamaz diye bir kural yoktur. Nitekim Binance Global’in sözleşmesindeki tahkim şartı, Türk mahkemelerini tamamen yetkisiz kılsa da bu durum Türkiye’de doğrudan dava açılmasına mutlak bir engel teşkil etmez. Ancak Binance, Türkiye’de açılan davalarda bu sözleşme maddesine dayanarak yetki itirazı yapma yoluna gidebilir ve süreç daha karmaşık hale gelebilir. Örneğin bir kullanıcı İstanbul’da dava açtığında Binance tarafı, “aramızdaki sözleşme gereği bu uyuşmazlıkta mahkemenin yetkisi yoktur, tahkime gitmek gerekir” diyerek davanın usulden reddini talep edebilir. Mahkemenin bu itiraza vereceği yanıt, büyük ölçüde davacının tüketici olup olmadığına ve uluslararası tahkim klozunun Türk kamu düzenine aykırılık içerip içermediğine bağlıdır.
Tüketici Hukuku Perspektifi: Yukarıda belirtildiği üzere Yargıtay, tüketici sözleşmelerine konulan zorunlu tahkim şartlarını geçersiz sayma eğilimindedir. Eğer mahkeme, davacıyı tüketici olarak kabul ederse, “Hong Kong’da tahkim” şartını bir haksız şart olarak nitelendirip kendisini yetkili görebilir. Bu durumda davaya Türkiye’de devam edilebilir. Nitekim bir Yargıtay kararında, tüketici işlemi sayılan bir sözleşmedeki tahkim şartı yüzünden mahkemenin görevsizlik kararı vermesi yanlış bulunmuş ve “tüketici mahkemesinin görevini ortadan kaldıran tahkim şartı bağlayıcı değildir” denilerek karar bozulmuştur. Bu emsal karar, Binance gibi platformlarla bireysel kullanıcılar arasındaki ilişkide de uygulanabilir.
Tüketici değilse veya mahkeme aksi kanaatte ise: Diyelim ki mahkeme, davacının tüketici olmadığına veya tahkim şartının geçerli olduğuna karar verdi. Bu halde Türkiye’deki dava muhtemelen usulden reddedilir ya da durdurulur ve tarafların tahkime gitmesi gerektiği belirtilir. Binance Global ile gerçekten tahkime gitmek, bireysel bir kullanıcı için oldukça zorlu bir süreçtir. Hong Kong’daki HKIAC kurallarına göre tahkim davası açmak gerekir; başvuru harcı ve tahkim giderleri oldukça yüksektir. Örneğin 100.000 HKD (Hong Kong Doları) tutarında nispeten küçük bir uyuşmazlık için dahi sadece başvuru ücreti 8.000 HKD, tahkim yargılaması gideri 19.800 HKD civarındadır ve bunlara ek olarak hakem ücretleri alınmaktadır. Güncel kurla bu giderler, uyuşmazlık tutarının büyük bir kısmını bulabilir. Daha yüksek meblağlı ihtilaflarda on binlerce doları bulan masraflar çıkması mümkündür. Ayrıca tahkimde genellikle avukatlık ücreti, seyahat giderleri, çeviri masrafları gibi kalemler de hesaba katıldığında bireysel bir mağdurun bunu karşılaması gerçekçi olmayabilir.
Tahkim yargılamasının dili İngilizce olduğu için, kullanıcının bütün iddialarını ve delillerini İngilizce sunması gerekir. Hong Kong hukuku uygulanacağı için, Türk hukukuna dayanarak hak aramak güçleşir; oradaki hakemler olaya Hong Kong yasalarına göre bakar. Bu durum özellikle Common Law sistemine yabancı kullanıcılar için dezavantajdır, zira Hong Kong Anglo-Amerikan hukuk sistemine tabidir ve emsal içtihatlara dayalı bir yorum yöntemi vardır. Tüm bu nedenlerle, pratikte Türk kullanıcıların Hong Kong tahkimine başvurduğu pek görülmemektedir.
Türkiye’de İcra ve İnşa Yolları: Binance Global’in tahkim klozu, Türk mahkemesinde doğrudan dava açmayı engellemese de, kararın icrası konusunda ayrı bir dizi problem doğurur. Diyelim ki bir kullanıcı Türkiye’de dava açtı ve mahkeme de tahkim itirazını kabul etmeyip kullanıcı lehine karar verdi. Bu karar Türkiye’de kesinleştikten sonra Binance Global’e karşı nasıl icra edileceği sorunu çıkar. Binance’in Türkiye’de resmî bir şirketi (Binance TR dışında) veya kayda değer malvarlığı yoksa, Türkiye’deki mahkeme kararını Hong Kong’da veya Binance’in malvarlığının bulunduğu başka bir ülkede tenfiz ettirmek (yani tanıtıp icraya koymak) gerekebilir. Tahkim anlaşması olan bir konuda mahkeme kararı alındığında, diğer ülkelerin mahkemeleri bunu tanımayabilir çünkü normalde New York Sözleşmesi gereği taraflar arasında tahkim anlaşması varsa devlet yargısı kararları yerine tahkim kararları tanınır. Bu teknik ayrıntılar, uluslararası hukuk boyutunda zorluklar yaratır.
Öte yandan, Binance Global’e karşı Türkiye’de icra takibi başlatma seçeneği de teorik olarak vardır. Eğer kullanıcı elinde bir alacağı olduğuna dair belge (mesela hakem heyeti kararı veya mahkeme kararı) olmaksızın direkt icra takibi yaparsa, Binance’in itirazı halinde bu yol tıkanır. Ancak kullanıcı, elindeki ilam niteliğindeki belgeyi (örneğin hakem heyeti kararı ilam gibi) icraya koyabilir. Binance Global Türkiye’de tebligat almadığı takdirde, ilanen tebligat veya Ticaret Bakanlığı’ndaki temsilcisi aracılığıyla tebligat gibi yöntemler denenebilir.
Binance TR vs. Binance Global: Binance’in Türkiye’de BN Teknoloji A.Ş. adıyla faaliyet gösteren bir şirketi vardır (Binance TR). Ancak Binance TR’nin hizmet kapsamı sadece Türkiye’de yerel para ile kripto alım-satım aracılığıyladır ve kullanıcı sözleşmesinde “Binance Türkiye, Binance Global’in işlemlerine taraf değildir, hiçbir hukuki sorumluluğu yoktur” şeklinde hükümler bulunmaktadır. Bu, hukuken Global ve TR platformlarının ayrı tüzel kişilikler olduğunu ortaya koyar. Yani kullanıcı Binance Global üzerinde işlem yapıp zarar gördüyse, Binance TR’ye dava açması durumunda “pasif husumet yokluğu” (yanlış tarafa dava) itirazıyla karşılaşabilir. Ne var ki, pratikte mağdurlar elde tutabilecekleri bir muhatap olarak Binance TR’yi hedef alabilmektedir. Yukarıda örneği verilen Mersin’deki ihtiyati haciz olayında da davacı, Binance TR’ye yönelmiştir. Binance TR’nin savunmasında muhtemelen “Global hesabın işlemlerinden biz sorumlu değiliz” argümanı gelecektir. Bu durumda mahkeme, gerçekten de yanlış hasım gösterildiğine karar verip davayı reddedebilir. Dolayısıyla uluslararası tahkim klozu kadar, doğru tarafta dava açmak meselesi de önemlidir. Global platformdaki uyuşmazlıklar için doğrudan Binance Holdings Limited (Binance’in uluslararası şirketi) muhatap alınmalıdır ki bu da tebligat ve icra süreçlerini zorlaştırsa da hukuken en doğru yöntemdir.
Özet: Binance Global ile sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda şirket, Hong Kong tahkim şartını bir kalkan olarak kullanmaya çalışabilir. Ancak Türk kamu düzeni ve tüketici koruması prensipleri gereği, her somut olayda bu şartın geçerliliği değerlendirilir. Birçok durumda Türk mahkemeleri kendilerini yetkili görerek davayı esasından inceleyebilmektedir. Kullanıcılar için tavsiye edilen, hak ararken bu tahkim şartını göz ardı etmemek ama sırf tahkim var diye pes etmemektir. Tahkim süreci ise çok masraflı olduğundan ve sonucunda alınacak hakem kararının bile ayrıca Türkiye’de tenfiz ettirilmesi gerekeceğinden, genellikle son çare olarak düşünülmelidir. Bu gibi karmaşık durumlarda uluslararası tahkim ve uyuşmazlık çözümü konusunda deneyimli avukatlara danışılması gerekir.
Tüketici Mahkemelerinde Açılabilecek Davalar ve Süreç Aşamaları
Binance Global ile yaşanan uyuşmazlıklarda, eğer taraflardan biri tüketici sıfatında ise (ki çoğu bireysel kullanıcı bu kapsamdadır), tüketici hukuku yolu devreye girer. Türk hukukunda kripto paralarla ilgili özel bir mevzuat olmasa da, tüketici mahkemeleri çeşitli içtihatlarla bu alandaki davalara bakmaya başlamıştır. Bu bölümde, tüketici mahkemesinde hangi tür davaların açılabileceği ve sürecin aşamalarının neler olduğuna değineceğiz.
Tüketici Hakem Heyeti vs. Tüketici Mahkemesi
Öncelikle, uyuşmazlığın parasal değerine göre başvurulacak merci değişebilir. 6502 sayılı Kanun uyarınca belirli bir tutarın altındaki anlaşmazlıklarda önce Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru zorunludur. 2023 yılı itibarıyla bu sınır yaklaşık 149.000 TL olarak belirlenmiştir. Yani Binance ile yaşanan sorunun parasal değeri 149 bin TL’den az ise ikametgahınızın bulunduğu yerdeki ilçe veya il tüketici hakem heyetine başvurarak süreci başlatmanız gerekir. Hakem heyetleri, tüketici ile satıcı/hizmet sağlayıcı arasındaki uyuşmazlıklarda uzlaştırıcı bir rol üstlenen ve kararları belli şartlarda bağlayıcı olan kurullardır. Hakem heyeti, delilleri toplayıp tarafların savunmalarını aldıktan sonra bir karar verir; bu karar 15 gün içinde itiraz edilmezse mahkeme kararı hükmündedir. Şayet Binance tarafı (ya da muhatap görülen Binance TR) hakem heyeti kararına itiraz ederse, konu tüketici mahkemesine taşınır ve orada dava görülmeye başlar.
Eğer uyuşmazlık bedeli hakem heyeti sınırının üzerindeyse (örneğin 500.000 TL zarar söz konusu ise) doğrudan Tüketici Mahkemesi’nde dava açılabilir. Burada dikkat edilmesi gereken, eğer mahkeme parasal sınırın altında olduğunu tespit ederse, “görevsizlik” kararı verip tüketici hakem heyetine başvurulması gerektiğini söyleyebilir. Dolayısıyla, miktarın doğru hesaplanması ve başvurunun doğru yere yapılması önemlidir.
Arabuluculuk Süreci
2020 yılından bu yana, tüketici uyuşmazlıklarında dava açmadan önce arabulucuya başvurma şartı getirilmiştir. Bu, dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk demektir. Yani tüketici mahkemesine gidip dava dilekçenizi sunmadan önce bir arabuluculuk başvurusu yapıp, arabulucu nezdinde en az bir toplantı gerçekleştirilmiş olmalıdır. Bazı istisnai durumlar hariç (örneğin tüketici hakem heyeti kararına itiraz gibi), tüketici davalarının çoğunda bu kural uygulanır.
Binance ile yaşanan bir sorunda arabuluculuğa başvurulduğunda, arabuluculuk sürecinde Binance tarafını temsil eden kim olacaktır? Binance Global Türkiye’de resmi bir varlık olmadığı için muhtemelen tebligat yapılamayacak, dolayısıyla arabulucu süreci başlamadan sona erecektir. Bu durumda arabulucu, anlaşma sağlanamadı diye bir son tutanak düzenler ve dava açma yolu açılır. Binance TR’ye karşı bir başvuru yapılmışsa ve BN Teknoloji A.Ş.’ye tebligat gidebilirse, şirket arabuluculuk görüşmesine katılabilir veya katılmayabilir. Katılmadığı takdirde yine tutanak tutulup mahkemeye başvurulabilir. Arabuluculuk sürecinin tamamlanması, davanın esastan görülmesi için bir ön şarttır; eğer arabuluculuğa gitmeden direkt dava açılırsa dava usulden reddedilir.
Tüketici Mahkemesinde Açılabilecek Dava Türleri
1. Tazminat Davası (Hizmet Kusurundan Dolayı): Bu, en genel dava türüdür. Binance’in sunduğu hizmette bir kusur veya ayıp olduğunu, bu nedenle zarar gördüğünüzü iddia ederek maddi ve varsa manevi tazminat talep edebilirsiniz. Örneğin, hesabınız haksız yere donduruldu ve bu süreçte para kazanma fırsatını kaçırdınız veya maddi zararınız oluştu; ya da kaldıraçlı işlemde platform hatası yüzünden zarar ettiniz. Tüm bu senaryolarda TBK m. 112 (sözleşmeye aykırılık) ve TKHK ayıplı hizmet hükümleri birlikte değerlendirilebilir. Dava dilekçesinde, Binance’in hangi eyleminin/hatasının zarara yol açtığı somut şekilde anlatılır, uğranılan zarar kalem kalem hesaplanır ve faiziyle birlikte tazmini istenir. Maddi tazminat yanında, eğer olayın sizi psikolojik olarak yıprattığını, itibarınızı sarstığını düşünüyorsanız manevi tazminat da talep edebilirsiniz; ancak mahkemeler manevi tazminat konusunda genelde temkinli davranır ve çok bariz haksız fiil durumları yoksa (örneğin dolandırılma, kişilik haklarına saldırı gibi) manevi tazminat kabul etmeyebilir.
2. Alacak Davası (Bakiyenin Ödenmesi): Hesabınızda kalan belli bir tutarın tarafınıza ödenmesi için de dava açılabilir. Örneğin, Binance hesabınızda 10.000 USDT var ama hesabınız kilitli olduğu için erişemiyorsunuz. Bu durumda “alacak” davası açarak, şirketin size ait bu parayı iade etmesini talep edersiniz. Alacak davalarında sözleşme ilişkisinden kaynaklı bir edimin ifası istenir. Eğer Binance TR üzerinden yatırılmış Türk Lirası bakiyeniz varsa muhatap Binance TR şirketi olabilir; Binance Global’deki kripto bakiyesi için ise Global şirkete yönelmek gerekebilir. Alacak davası genellikle tazminat davasıyla birleşir, yani hem mevcut bakiyenin iadesi hem de gecikme nedeniyle uğranılan zarar faiziyle beraber istenir.
3. Sözleşmenin Geçersizliği veya Haksız Şartın İptali: Teorik olarak, Binance sözleşmesindeki belirli bir maddenin haksız şart olduğunu tespit ettirmek için bir “tespit davası” açılabilir. Örneğin tüketici, tahkim şartının veya sorumsuzluk klozunun haksız şart olduğunu ileri sürüp mahkemeden bunun kendisi bakımından bağlayıcı olmadığının tespitini isteyebilir. Bu tür davalar uygulamada nadirdir; genelde bu iddialar, bir tazminat/alacak davası içinde ileri sürülür ve mahkeme karar gerekçesinde o şartın uygulanmadığını belirtir. Ancak çok sayıda tüketiciyi ilgilendiren bir durum olursa (topluluk davası gibi), Tüketici örgütleri aracılığıyla haksız şartların tespiti için dava açılması da mümkündür.
4. İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz Talepleri: Bunlar dava türü olmasa da, davanın önemli aşamalarıdır. Özellikle Binance gibi yurt dışı kaynaklı uyuşmazlıklarda, davanın sonunda kararın etkili olabilmesi için baştan önlem almak önemlidir. Mesela davayı açtınız, yıllar sonra kazandınız ama Binance o arada Türkiye’deki tüm varlıklarını çekti. Bunu engellemek için dava açılırken veya açıldıktan hemen sonra mahkemeden ihtiyati haciz talep edilebilir. İhtiyati haciz, para alacakları için uygulanan ve genellikle belli bir teminat yatırmayı gerektiren bir önlem. Yukarıda Independent Türkçe haberinde görüldüğü gibi mahkeme, %15 teminat karşılığı Binance TR’nin hesaplarına bloke koydu. Aynı şekilde, ihtiyati tedbir talebiyle Binance’in Türkiye’deki olası malvarlıklarına (örn: ticari markaları, altyapı ekipmanları vs.) veya dava konusuyla ilgili diğer unsurlara (örn: tartışmalı kriptonun transferine) engel konabilir. Bu tedbirler için genelde mahkemeyi, davanın kazanılacağı ve tedbir konmazsa hakkın elde edilemeyeceği konusunda ikna etmek gerekir.
5. Delil Tespiti: Dava açılmadan önce veya dava sırasında, delil tespiti yoluyla Binance sisteminden bazı kayıtların tespitini talep edebilirsiniz. Örneğin hesabınızda belirli bir tarihte ne kadar bakiyeniz olduğunu Binance gösteriminden almak veya hesabınıza giriş yapan IP adreslerinin tespitini istemek gibi. Mahkeme, eğer karşı tarafın elindeki bir delilin ileride yok olmasından endişe ederse, bu yola başvurabilir. Bu da bir nevi mini keşif gibidir; bir bilirkişi ya da mahkeme memuru vasıtasıyla Binance’in arayüzüne girilip ilgili bilgi doğrulanabilir. Fakat Binance Global söz konusu olduğunda, pratikte bu zor, çünkü şirkete Türkiye’de tebligat yapılamadığı gibi, sisteme erişim de yoktur. Binance TR için belki mümkündür.
Yargılama Sürecinin Aşamaları
Bir tüketici davası açıldığında süreç genel olarak şu şekilde ilerler:
Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Davacı (mağdur kullanıcı), avukatı aracılığıyla bir dava dilekçesi yazar. Dilekçede taraflar, olayların özeti, hukuki sebepler ve talepler açıkça belirtilir. Bu aşamada varsa arabuluculuk son tutanağı da eklenir. Dilekçeye deliller (yazışmalar, ekran görüntüleri, sözleşme metni, vs.) eklenir.
Tebligat ve Cevap: Mahkeme, dilekçeyi karşı tarafa tebliğ eder. Binance Global’e tebligat, yurt dışı olduğu için Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı Uluslararası Tebligat birimleri aracılığıyla yapılmaya çalışılır. Bu bazen çok uzun sürebilir veya hiç yapılamayabilir. Binance TR’ye tebligat daha kolaydır (Türkiye’de adresi olduğundan). Tebligat yapılırsa, karşı tarafın 2 haftalık cevap süresi vardır (yurt dışı tebligatlarda bu süre uzayabilir). Binance tarafı cevap verirse, genellikle yetki itirazı, husumet itirazı, iddiaların reddi gibi savunmalar yapar.
Ön İnceleme Duruşması: Mahkeme, dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra bir ön inceleme aşaması yapar. Bu aşamada tarafların iddia ve savunmalarını özetler, hangi konularda anlaşmazlık olduğunu tespit eder. Yetki, görev, zamanaşımı gibi ön itirazları karara bağlar. Örneğin Binance “mahkemenin yetkisi yok” demişse bu duruşmada hâkim buna karar verir. Genelde tüketici lehine yorum yapma eğilimi olduğundan, mahkeme yetkili olduğuna karar verip devam edebilir.
Tahkikat Aşaması: İşin esasına girilir. Taraflar delillerini sunar. Bu aşamada mahkeme gerekli görürse bilirkişi incelemesi yaptırır. Kripto para ve bilişim alanında uzman bir bilirkişi/heyet belirlenip, dosyadaki teknik konuların incelenmesi istenir. Örneğin “davacının hesabı şirket hatasıyla mı dondurulmuş, zararı ne kadar” gibi sorular yöneltilir. Bilirkişi raporu geldikten sonra taraflar itiraz edebilir, ek rapor istenebilir.
Duruşmalar ve Karar: Tüketici davalarında genellikle birkaç duruşma yapılması yeterli olabilir. Taraflar dinlenebilir, tanık varsa tanık ifadeleri alınabilir. Mahkeme, tüm delilleri tartıştıktan sonra kararını açıklar. Eğer davacı haklı bulunursa, belli bir tutar tazminata hükmedilir veya alacağın ödenmesine karar verilir. Aksi halde dava reddedilir.
Karar Sonrası: Taraflar kararı beğenmezse, istinaf yoluna gidebilir (Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru). Oradan da sonuç alamazsa Yargıtay temyiz yolu vardır (eğer miktar ve konu temyize uygunsa). Tüketici davaları Yargıtay’da 13. Hukuk Dairesi’nin uzmanlık alanına girmektedir.
Kesinleşme ve İcra: Karar kesinleştikten sonra, davacı lehine ise ilamlı icra takibine konur. Binance Global aleyhine Türkiye’de alınmış bir karar, ülke içinde uygulanacak bir malvarlığı yoksa sembolik kalabilir. Ama örneğin Binance TR aleyhine bir karar alındıysa, BN Teknoloji’nin banka hesaplarına, malvarlıklarına haciz konulabilir. Yukarıda Independent Türkçe haberinde Binance TR’nin hesaplarına haciz yazıları gönderildiği ancak kayda değer bir varlık bulunamadığı belirtilmiştir. Bu da pratiğe dair bir sorunu gösterir: Yerel şirketlerin üzerlerinde varlık bulundurmayıp merkezi yapıyı kullanmaları durumunda, kazanılan davanın tahsili zorlaşabilir.
Görevli Mahkeme Tartışması
Burada bir parantez açmak gerekir: Kripto para uyuşmazlıklarında hangi mahkemenin görevli olduğu konusunda geçmişte tartışmalar olmuştur. Bazı bölge adliye mahkemeleri, kripto alım satımını tüketici işlemi saymamış ve uyuşmazlığın genel hukuk mahkemelerinde (Asliye Hukuk) görülmesi gerektiğine karar vermiştir. Örneğin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2021’deki bir kararında, kripto varlık alım satımının her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, aynı zamanda ortada bir mal veya hizmet sunumu olmadığı gerekçesiyle, tüketici mahkemelerinin değil asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir. Bu görüşe göre kripto borsasında işlem yapan kişi, tüketici tanımına uymamaktadır, çünkü ortada kanunun öngördüğü anlamda bir hizmet ilişkisi yoktur.
Diğer yandan, pek çok hukukçu ve yargı kararı ise bireysel yatırımcıyı tüketici olarak kabul etmek gerektiğini savunmaktadır. Çünkü kişi, kişisel amaçla finansal bir hizmet almaktadır ve kripto platformu da sonuçta bir hizmet sunmaktadır. Tüketici Kanunu’nun ruhuna uygun olarak zayıf tarafın korunması için tüketici mahkemelerinin görevli olması gerekir. Nitekim Mersin’deki ihtiyati haciz kararı da bir tüketici mahkemesinden çıkmıştır. İleride yürürlüğe girmesi beklenen kripto varlıklar kanunu bu karmaşayı giderebilir; fakat mevcut durumda görevli mahkeme konusunda bir içtihat farklılığı mevcuttur. Yine de kullanıcılar davalarını genellikle Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açmakta, mahkeme görevli görmezse Asliye Ticaret mi Asliye Hukuk mu ayrımını kendi yapmaktadır (çoğu, tüketici saymadığında bile işin iki tarafı da tacir olmadığı için Asliye Hukuk Mahkemesi’ni görevli kılıyor).
Süreç Süreleri: Tüketici mahkemesindeki davaların ne kadar süreceği, iş yüküne ve uyuşmazlığın karmaşıklığına göre değişir. Ortalama bir tüketici davası ilk derece mahkemesinde 6-12 ayda sonuçlanabilir. Ancak bilirkişi incelemesi, yurt dışı tebligat gibi hususlar varsa süre 1-2 yıla çıkabilir. İstinaf ve temyiz süreçleriyle birlikte tüm mücadelenin 3-4 yılı bulması mümkündür. Bu nedenle, başlangıçta arabuluculuk gibi alternatif çözüm yollarını denemek bazen kullanıcı lehine olabilir; zira Binance, mahkeme sürecinin kendi açısından risk yaratacağını görürse arabuluculukta anlaşma teklif edebilir (örneğin zararın bir kısmını ödeme gibi).
Kripto Para Hukuku Bağlamında Uzman Avukatın Rolü ve Davaların Teknik Yapısı
Kripto para borsalarıyla ilgili uyuşmazlıklar, hem teknik bilgisayar sistemlerini hem de karmaşık hukuki kavramları içerdiği için uzman bir avukat desteği gerektirmektedir. Bu alanda çalışan, medya ve sektörde kripto para avukatı olarak anılan avukatlar, klasik hukuk bilgisinin yanı sıra blokzincir teknolojisi, dijital cüzdanlar, borsa işleyişleri, uluslararası hukuk ve siber güvenlik gibi disiplinlerde bilgi sahibidir. Peki, somut olarak bir uzman avukat böyle davalarda ne yapar, rolü nedir?
Teknik Kavramların Açıklanması: Mahkeme hâkimleri her zaman kripto paraları, blockchain’i, borsaların çalışma mantığını iyi bilmeyebilir. Uzman avukat, davanın dilekçesinde ve duruşmalarda teknik kavramları basit ve doğru şekilde açıklar. Örneğin “TxID”, “block height”, “likidasyon fiyatı”, “stop-loss” gibi terimlerin ne anlama geldiğini mahkemeye izah eder. Bu, davanın anlaşılmasını ve doğru değerlendirilmesini sağlar.
Delil Toplama ve Sunma: Kripto işlemlerinin izini sürmek, normal davalardaki delil toplama süreçlerinden farklı olabilir. Uzman avukat, blockchain explorer araçlarını kullanarak bir transferin akıbetini izleyebilir, borsadan indirilen hesap geçmişi kayıtlarını hukuken geçerli delile dönüştürebilir. Örneğin, Binance’teki tüm işlemlerin CSV dökümü alınarak bunlar mahkemeye sunulabilir. Bir avukat, sunulan dijital delillerin hash değerleri ile bütünlüğünü ispatlama, ekran görüntülerinin doğrulanması gibi konularda da bilgi sahibi olmalıdır.
Uluslararası Yazışmalar ve Tahkim: Binance Global ile iletişim genelde İngilizce yürür. Uzman bir kripto avukatı, gerektiğinde Binance’in uluslararası hukuk birimi ile yazışarak müzakere edebilir, müvekkilinin taleplerini iletebilir. Yine tahkim süreci tercih edilirse, HKIAC veya diğer tahkim merkezlerinin kurallarına aşina olarak başvuru belgelerini hazırlayabilir ya da bu konuda işbirliği yapacak yabancı hukuk bürolarıyla koordinasyon sağlayabilir.
Ceza Soruşturmalarında Savunma/Temsil: Bir diğer kritik alan, dolandırıcılık veya yasadışı işlem iddiasıyla müvekkil hakkında ceza soruşturması açıldığında ortaya çıkar. Bilişim hukuku ve ceza hukuku bilgisi de gerektiren bu süreçte, avukat müvekkilin masumiyetini ispatlamak için teknik verileri sunar. Örneğin, P2P işlemi yapan bir müvekkilin aslında dolandırıcıyı tanımadığını, paranın başka bir suçtan geldiğini bilmediğini anlatabilmek için, avukat sistemin işleyişini savcılığa anlatır, suçun gerçek failine ulaşılması için yol gösterir. Yukarıda Akkor Hukuk Bürosu’nun makalesinde vurgulandığı üzere, bu gibi durumlarda teknik bilgiye sahip olunmadan yapılacak eksik veya hatalı işlemler, geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabilir. Yani bir ifadenin hatalı verilmesi, masum bir kişinin ceza almasına bile neden olabilir.
Hukuki Strateji ve Çok Yönlü Yaklaşım: Kripto uyuşmazlıkları, çoğu zaman birden fazla hukuk dalını ilgilendirir. Uzman avukat, bir yandan tüketici mahkemesinde davayı sürdürürken, bir yandan da gerekli gördüğünde MASAK’a görüş sorar, CİMER’e başvuru yapar, savcılıkla yazışır, basın açıklaması yapar. Örneğin büyük bir borsa iflası (yabancı örneklerde görüldü) olduğunda hem toplu dava açmak, hem icra takibi başlatmak, hem de uluslararası iflas prosedürlerine katılmak gerekebilir. Bu çoklu hamleler ancak tecrübeli bir hukukçu ekibinin koordinasyonuyla yapılabilir.
Müzakere ve Arabuluculuk: İyi bir kripto para avukatı, dava yoluna gitmeden önce müzakere ile çözüm şansını da zorlar. Binance gibi büyük platformlar, haklı bir talep karşısında mahkeme kararındansa şikayeti anlaşmayla çözmeyi tercih edebilir. Örneğin, bir kullanıcının açıkça platform hatası nedeniyle zarara uğradığı tespit edilirse, dava açılmadan tazmin teklif edilebilir. Avukatlar arası yazışmalarda Binance tarafı ile anlaşmaya varılırsa hızlıca sorun çözülür ve müvekkil daha az masrafla hakkını almış olur. Bu nedenle, uzmanın hem hak arama hem de uzlaşma yönünde yetkin olması gerekir.
Güncel Gelişmeleri Takip: Kripto hukuku çok yeni ve dinamik bir alandır. Dünyada ve Türkiye’de bu konuda her ay yeni gelişmeler olur (yeni yasalar, düzenlemeler, emsal mahkeme kararları gibi). Uzman bir avukat bu gelişmeleri yakından takip ederek müvekkilinin davasına yansıtır. Örneğin, ABD’de veya AB’de Binance aleyhine açılan davalardaki iddiaları ve sonuçları bilir, bunları Türk mahkemesinde emsal veya mukayese unsuru olarak sunabilir. Yine SPK’nın veya Merkez Bankası’nın kriptoya dair yayımladığı bir ilke kararını argümanlarına dahil edebilir.
Sonuç olarak, kripto para hukuku alanında uzman bir avukat ile çalışmak, Binance gibi güçlü ve uluslararası bir muhatap karşısında kullanıcıların elini güçlendirir. Hem teknik detaylarda hata yapma riskini azaltır hem de hak arama sürecinin her aşamasında profesyonel bir yaklaşım sağlar. Nitekim bilişim hukuku alanında uzman bir ekiple çalışılmadığında, “geri dönüşü olmayan zararlar” ile karşılaşma olasılığının yüksek olduğu uzmanlarca belirtilmektedir. Özellikle büyük maddi değerlerin söz konusu olduğu kripto para davalarında, deneyimli bir avukatın sunduğu katkı, çoğu zaman davanın sonucunu belirleyebilecek kadar kritik olabilmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Binance Global’e karşı Türkiye’de dava açılabilir mi?
Cevap: Evet, Binance Global ile yaşadığınız uyuşmazlık için Türkiye’de dava açabilirsiniz. Sözleşmede Hong Kong’da tahkim şartı bulunsa bile bu, özellikle tüketici statüsündeki kullanıcılar için Türk mahkemelerine başvurmayı tamamen engellemez. Türk mahkemeleri, tüketicinin korunması ilkesi gereği yabancı tahkim veya yetki şartını haksız bulabilir ve davayı kabul edebilir. Ancak pratikte Binance, Türkiye’de bir davada kendini savunmayabilir veya yetki itirazı yapabilir. Yine de Türk mahkemesinden karar almak, uluslararası tahkime gitmekten genellikle daha ekonomiktir ve pek çok kullanıcı tarafından tercih edilmektedir.
Soru: Binance’de uğradığım zararı nasıl tazmin edebilirim?
Cevap: Binance kaynaklı zararınız için öncelikle durumu belgeleyin (hesap kayıtları, ekran görüntüleri, yazışmalar). Ardından şirketle iletişime geçip çözüm talep edin. Çözüm alamazsanız hukuki yollara başvurabilirsiniz. İzlemeniz gereken yol, zararınızın büyüklüğüne göre değişir: Küçük meblağlar için tüketici hakem heyetine, büyük meblağlar için tüketici mahkemesine gitmelisiniz. Dilekçenizde zararın oluşum şekli ve sorumluluğun Binance’de olduğunu hukuki dayanaklarıyla belirtmelisiniz (örneğin sözleşmeye aykırılık veya haksız fiil hükümleri). Mahkeme sürecinde bilirkişi incelemesi ile zararın boyutu belirlenecek ve haklı bulunursanız karar verilecektir. Karar kesinleştikten sonra Binance’den tahsilat aşamasına geçilir (icra takibi). Ayrıca, zararın oluşumunda bir suç unsuru varsa (dolandırıcılık gibi) savcılığa başvurarak ceza yargılaması yoluyla da manevi tatmin ve dolaylı tazmin imkânı sağlanabilir. Unutmayın ki, uluslararası bir muhataptan tazminat alabilmek zaman ve emek gerektirir; bu süreçte uzman bir avukattan destek almak süreci hızlandırabilir.
Soru: Binance’in hizmet sözleşmesindeki tahkim şartı beni bağlar mı?
Cevap: Bu konu tartışmalıdır. Teknik olarak imzaladığınız (onayladığınız) sözleşme, Hong Kong tahkimini zorunlu kılıyor. Ancak Türk hukukunda, özellikle tüketici işlemlerinde, bu tür yabancı tahkim şartları bağlayıcı kabul edilmeyebilir. Yargıtay’ın kararları, tüketicinin önceden müzakere etmediği tahkim kayıtlarının geçersiz olabileceğini göstermektedir. Siz bireysel kullanıcı olarak Binance ile aranızdaki ilişkinin tüketici işlemi olduğunu savunarak Türkiye’de dava açabilirsiniz. Mahkeme de bu görüşe katılırsa tahkim şartını uygulamayacaktır. Özetle, eğer bir tüketici iseniz tahkim şartının sizi bağlama olasılığı düşüktür. Tüketici değil, örneğin ticari bir işletme olsanız bile, yine de Türkiye’de dava açma hakkınız vardır; ancak bu durumda mahkeme tahkim itirazını daha ciddiyetle değerlendirebilir. Her halükarda, tahkim şartının varlığı sadece usule ilişkin bir itiraz konusu olup davanın esasını (haklı olup olmadığınızı) etkilemez. Tahkime gitmek de bir opsiyon olarak masada durur ama çok maliyetli olduğu için kullanıcılar tarafından nadiren tercih edilir.
Soru: Hesabım Binance tarafından donduruldu, hukuki olarak ne yapmalıyım?
Cevap: Hesabınızın dondurulması halinde öncelikle Binance destek birimiyle iletişim kurup sebebini öğrenmeye çalışın. Bazen ek doğrulama veya belge talepleri olabilir; bunları karşılayarak sorunu çözmek en hızlı yoldur. Eğer tatmin edici bir cevap alamaz veya hesabınızın haksız yere dondurulduğunu düşünüyorsanız, durumu kayıt altına alın. Hesabınızdaki bakiyenin ekran görüntüsünü alın ve yazışmaları saklayın. Ardından Binance’e noter aracılığıyla bir ihtarname göndererek hesabınızın sebepsiz yere erişime kapatıldığını, bunun sözleşmeye aykırı olduğunu ve derhal açılmasını talep edin. İhtarnameye rağmen sonuç alamazsanız hukuki süreç başlatabilirsiniz. Bu süreçte, ilk adım zorunlu arabuluculuktur (tüketici işlemi sayıldığı varsayılarak) Arabuluculukta anlaşma olmazsa, tüketici hakem heyetine veya mahkemeye başvurarak hesabınızdaki bakiyenin iadesi ve varsa uğradığınız zararların tazmini için dava açabilirsiniz. Dava sürecinde mahkemeden, davanın sonunu beklemeden hesabınızın açılması veya en azından içindeki varlıkların güvenceye alınması için ihtiyati tedbir talep edebilirsiniz. Bu talep kabul edilirse, mahkeme Binance’in Türkiye’deki temsilcisine hesabın aktif hale getirilmesi yönünde bir tedbir kararı iletebilir veya varlıklar üzerinde bloke koyabilir. Hesap dondurma vakalarında, eğer dondurma MASAK ya da adli bir soruşturma kaynaklıysa, öncelikle o mercilerdeki sorunu çözmek gerektiğini unutmayın (örneğin savcılık soruşturması varsa takipsizlik almanız gerekebilir). Hukuki sürecin karmaşıklığı nedeniyle, hesap dondurma yaşayan kullanıcıların bir bilişim hukuku avukatı ile durumu değerlendirmesi tavsiye edilir.
Soru: Binance hesabımdaki paramı çekemiyorum, hangi yola başvurmalıyım?
Cevap: Binance hesabınızdaki paranızı (fiat veya kripto) çekememe sorunu yaşıyorsanız, öncelikle bunun teknik bir aksaklık mı yoksa hesabınıza özel bir kısıtlama mı olduğunu belirleyin. Teknik bir genel arıza varsa Binance genelde resmi kanallardan duyuru yapar ve kısa sürede çözülür. Ancak sorun sizin hesabınıza özgüyse, önce destek ile yazışın ve gerekirse KYC belgelerinizi güncelleyin. Tüm girişimler başarısız olursa hukuki süreç düşünebilirsiniz. İzlenecek yol, bir önceki soruda hesap dondurma için anlatılan yolla benzerdir: İhtarname ile sorunu çözmeye çalışmak, olmazsa arabuluculuk başvurusu ve akabinde tüketici hakem heyeti veya mahkeme yoluna gitmek. Hukuki dilekçenizde, hesabınızdaki size ait paranızın iadesi talebini açıkça belirtmelisiniz. Mümkünse çekim talebinin onaylanmadığını veya reddedildiğini gösteren Binance ekran görüntülerini delil olarak sunun. Eğer çekemediğiniz varlık kripto varlık ise, dava dilekçesinde bunun TL karşılığını belirterek talep edebilirsiniz ancak karar aşamasında mahkeme, kriptonun aynen iadesine (örneğin “davacının Binance hesabındaki 2 BTC’nin davacıya transferine” şeklinde) karar vermekte zorlanabilir, genelde para olarak değerini hükme bağlar. Bu nedenle dava değeri olarak güncel kur üzerinden TL belirtmek daha pratik olabilir. Süreç içinde Binance tarafı sizin hesabınızı inceleyip sorunu çözebilir de; böyle bir durumda dava konusuz kalır ama siz yargılama giderlerini talep edebilirsiniz. Özetle, paramı çekememe sorununda da nihai çözüm merci yargıdır ve diğer pek çok davada olduğu gibi delillerinizin sağlam olması ve prosedürleri takip etmeniz gerekir.
Soru: Binance ile ilgili dava için hangi belgeler ve kanıtlar gerekiyor?
Cevap: Bir davada başarının anahtarı, iddianızı destekleyecek güçlü delillere sahip olmaktır. Binance ile ilgili bir uyuşmazlıkta sunabileceğiniz belgeler şunlardır:
Hesap Bilgileri: Binance profilinize ait kullanıcı ID, e-posta gibi bilgiler (mahkeme sizin hesabınızla olayı ilişkilendirebilmelidir).
Hesap Özeti ve İşlem Kayıtları: Binance hesabınızdaki varlık dökümü, varsa çekim talepleri, işlem geçmişi. Binance, kullanıcıların tüm işlem geçmişini CSV/PDF olarak indirmesine izin veriyor; bunu delil olarak ekleyebilirsiniz.
Yazışmalar: Binance destek ekibiyle yaptığınız e-posta yazışmaları, canlı destek mesaj kayıtları varsa bunlar çok değerlidir. Çünkü sorunu şirkete ilettiğinizi ve ne cevap aldığınızı gösterir.
Ekran Görüntüleri: Sorun anında aldığınız hata mesajları, uyarılar, hesabınızın dondurulduğunu gösteren ekran, çekim talebinin beklemede olduğuna dair ekran görüntüsü gibi görseller tarih-saat bilgileriyle birlikte sunulabilir.
Noter Tespiti veya Delil Tespiti (Varsa): Önemli durumlarda bazı kullanıcılar hesaplarına noter eşliğinde girip mevcut durumu tespit ettirebiliyor. Böyle bir şey yaptıysanız (veya mahkeme öncesi delil tespiti kararı aldırdıysanız) bunlar çok kuvvetli delillerdir.
Kimlik ve Sözleşme: Sizin adınıza açılmış hesabın size ait olduğunu kanıtlamak için Binance’e kayıt olurken verdiğiniz kimlik bilgileri ve Binance Kullanıcı Sözleşmesi’nin ilgili sürümü de dosyaya konabilir. Binance sözleşmeleri zamanla değişebildiği için uyuşmazlık tarihindeki kullanım koşulları metnini internet arşivinden veya şirketten temin edip sunmak gerekebilir.
Maddi Zararı Gösteren Belgeler: Örneğin hesabınızdan habersiz para çıkmışsa, bunun sonucunda ödemeniz gereken bir borcu ödeyemediğinizi, faiz yükü bindiğini belgelendirebilirsiniz. Veya kaldıraçlı işlemde sistem hatasıyla zarara uğradıysanız, o anki piyasa verilerini, diğer borsalardaki fiyatları gösteren kanıtlar sunup “normalde likidasyon olmaması gerekirdi” diyebilirsiniz.
Ceza Soruşturma Evrakları: Olayla ilgili savcılığa başvurduysanız, savcılık başvuru belgesi veya soruşturma numarası gibi bilgileri de iletin ki mahkeme gerekirse sonucu oradan da takip edebilsin.
Delillerinizi sunarken mümkün mertebe bunların doğruluğunu ve bütünlüğünü sağlamaya dikkat edin. Mesela ekran görüntülerinin gerçeğe uygunluğu karşı tarafça sorgulanabilir; bunun için gerekirse noterden tasdik veya uzman incelemesi yoluna gidilebilir. Unutmayın: İspat yükü çoğu durumda davacıdadır; yani sizin iddianızı desteklemeniz beklenir. Şüpheli veya yetersiz delillerle dava açmak, aleyhinize sonuç doğurabilir. Bu nedenle, elinizdeki tüm belgeleri avukatınıza iletip hangilerinin kullanılacağına ve nasıl sunulacağına birlikte karar vermeniz en iyisidir.
Soru: Bir kripto para davası ne kadar sürer ve masrafları nelerdir?
Cevap: Kripto para davalarının süresi, diğer davalarda olduğu gibi pek çok faktöre bağlıdır. Tek bir duruşmada sonuçlanabilecek basitlikte bir dava olmadığı için, en az 4-5 aylık bir süreç öngörmek gerekir; çoğunlukla 1-2 yıl sürebilmektedir. Özellikle Binance Global aleyhine açılan davalarda yurt dışı tebligat, bilirkişi incelemesi gibi zaman alan süreçler olduğu için, süre 2 yıla yaklaşabilir. Davanın istinaf ve temyiz aşamalarına gitmesi halinde ise tüm süreç 3-4 yılı bulabilir. Süreci hızlandırmak için delilleri olabildiğince ilk başta sunmak, tebligat adreslerini doğru göstermek, duruşmalara özenle hazırlanmak gerekir.
Masraflara gelince: Dava açarken ödemeniz gereken bir harç olacaktır (talep miktarına göre değişir). Tüketici davalarında tüketici lehine harç istisnası vardı ancak son düzenlemelerle belirli koşullarda harç alınabilmektedir; yine de genelde maktu harçlar düşüktür. Bunun dışında tebligat masrafı, bilirkişi ücreti avansı gibi giderler çıkabilir. Örneğin bilirkişi incelemesi için mahkeme sizden birkaç bin TL depozito yatırmanızı isteyebilir (dosyanın kapsamına göre). İhtiyati haciz isterseniz teminat olarak mahkeme alacak tutarının %15’i gibi bir oran yatırmanızı talep edebilir. Bu teminat, dava sonunda haksız olmadığınız anlaşılırsa size iade edilir. Avukatlık ücreti ise ayrı bir kalemdir; avukatla anlaştığınız şartlara göre değişir (genelde dava değeri üzerinden yüzde veya sabit ücret şeklinde). Davayı kazandığınız takdirde karşı taraf belirli bir oranda avukatlık ücreti ve masrafları size ödemeye mahkum edilebilir (yargılama giderleri kapsamında). Ancak karşı taraf ödemediğinde bunların tahsili de ayrıca uğraş gerektirebilir.
Kısaca, kripto para davası zaman ve masraf boyutuyla yatırım gerektiren bir süreçtir. Uğradığınız zararın boyutu küçükse, bazen hukuki süreç ekonomik olmayabilir; bunun yerine arabuluculukta anlaşma yolunu denemek daha akıllıca olabilir. Fakat büyük meblağ söz konusuysa hakkınızı aramak için dava açmak genellikle gereklidir. Bu noktada, harcadığınız zaman ve paranın, almayı umduğunuz sonuca değip değmeyeceğini de en başta değerlendirmenizde fayda var.
Soru: Binance TR ile Binance Global arasındaki farklar davayı etkiler mi?
Cevap: Evet, hem taraf seçimi hem de uygulanacak hukuk açısından Binance TR (Türkiye) ile Binance Global ayrımı kritik önemdedir. Binance TR, BN Teknoloji A.Ş. adıyla Türkiye’de kurulmuş bir şirkettir ve sadece sınırlı hizmetler sunar (örneğin TL ile kripto alım-satım, bazı temel işlemler). Binance TR’nin kullanıcı sözleşmesi Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına tabi olup, ihtilaflarda İstanbul mahkemelerini yetkili kılmıştır. Yani Binance TR ile yaşanan bir sorunda (örneğin Binance TR üzerinden yaptığınız TL çekimi gelmediyse), Türkiye’de tüketici mahkemelerinde veya gerekirse ticaret mahkemelerinde dava açabilirsiniz; ortada tahkim engeli de yoktur.
Binance Global ise herhangi bir Türkiye ofisi olmaksızın, dünyaya hizmet veren platformdur. Global platformda yaptığınız işlemler, Binance TR’den bağımsızdır ve global şirketin kullanım koşulları geçerlidir (HK tahkim şartı vb.). Eğer siz Binance TR uygulamasını kullanırken aslında global cüzdanınıza eriştiyseniz ve sorun orada olduysa, örneğin bir altcoin işlemi yaptıysanız, muhatap Binance Global’dir. Bu durumda Türkiye’de dava açarken doğru tarafta açmak gerekir; çoğu zaman doğrudan Binance Holdings veya ilgili Binance Global tüzel kişiliği hedeflenmelidir. Binance TR’ye dava açıp aslında global platformdaki zararları talep ederseniz, Binance TR “benimle sözleşmesi yok, global platformda yapmış bu işlemi” diyerek sorumluluktan kurtulabilir. Nitekim Binance TR kullanıcı sözleşmesinde, Binance Global’de yapılan işlemlerden hiçbir sorumluluk kabul edilmediği açıkça yazılıdır.
Bu fark davanın seyri açısından da önemli: Binance TR Türkiye’de kayıtlı olduğu için tebligat yapılabilir, mahkeme kararını uygulamadığında fiilen icra yapılabilir (her ne kadar şirket üzerinde malvarlığı bulmak zor olsa da). Binance Global’de ise tebligat yurt dışı, icra takibi uluslararası boyut kazanır. Özetle, sorununuzun Binance’in hangi koluyla ilgili olduğunu tespit etmek, davayı doğru kişiye yöneltmek açısından esastır. Emin değilseniz, avukatınıza danışarak doğru hasmı belirleyiniz. Gerekirse her ikisine birden dava açıp, yargılama sırasında doğru tarafa yönlendirme yapmanız da mümkündür (mahkeme, “doğru taraf Binance Global, onu dava et” diyebilir; o durumda usul işlemleriyle düzeltme yapabilirsiniz).
Soru: Kripto para alanında bir avukatla çalışmak neden önemli?
Cevap: Kripto para hukuku, oldukça niş ve teknik bir alandır. Genel hukuk bilgisi olan bir avukat bile, kripto borsalarının işleyişine, blockchain teknolojisine, uluslararası tahkim prosedürlerine veya dijital delillerin kullanımına aşina olmayabilir. Bu da davanızın optimal şekilde yürütülmesini engelleyebilir. Uzman bir kripto para avukatı ile çalışmanın faydaları şunlardır:
Davanız en baştan doğru şekilde sınıflandırılır (tüketici mi değil mi, görevli mahkeme hangisi, talepler nasıl formüle edilmeli gibi stratejik kararlar doğru alınır).
Teknik konularda hata yapılmaz. Örneğin mahkemeye sunulacak bir cüzdan hareketi tablosu yanlış hazırlanırsa, hakim bunu anlamayabilir; uzman avukat bu verileri anlaşılır hale getirir.
Delil yönetimi doğru olur. Kripto işlemlerde deliller dağıtık halde olabilir; uzman avukat blockchain analizleri, borsa kayıtları, uzman görüşleri gibi yollara başvurarak hakimin önüne ikna edici bir dosya koyar.
Karşı tarafın (Binance’in) olası savunmalarını önceden bilir ve bunlara hazırlıklı olur. Örneğin Binance’in “tahkim şartı var” itirazına karşı hangi Yargıtay kararını sunacağını bilir veya “kullanıcı sözleşmeyi ihlal etti” savunmasına karşı tüketici hukukundan hangi argümanları getireceğini planlar.
Süreç daha hızlı ilerler. Deneyimli avukatlar, mahkeme prosedürlerini iyi bildikleri için usul hatası yapmazlar, tebligat ve bilirkişi işlemlerini yakından takip ederek gecikmeleri minimize ederler.
Ceza soruşturması boyutu varsa, aynı ekip o süreci de yönetebilir. Böylece bir tarafta hukuk davası, diğer tarafta ceza dosyası uyumlu şekilde ilerler. Örneğin dolandırıcıya ceza davası açılmışsa, oradan elde edilen bilgiler hukuk davasında kullanılır; uzman avukat bunları koordine eder.
Son olarak, bu alandaki avukatlar genelde uluslararası ağlara sahiptir. Binance’in global avukatlarıyla veya benzer davaları takip eden yabancı meslektaşlarla iletişim kurabilirler. Bu, küresel anlamda hak arama stratejisi geliştirmenize yardımcı olur (gerekirse yurt dışında da dava açmak gibi).
Nitekim alanında uzman hukukçular, kripto para uyuşmazlıklarında teknik bilgi eksikliğiyle hareket edilmesinin geri dönüşü olmayan zararlara yol açabileceğini vurgulamaktadır. Kısacası, kayda değer bir zararın söz konusu olduğu kripto para ihtilaflarında uzman bir avukatla çalışmak, hakkınızı etkin ve güvenli biçimde aramanız için en doğru yoldur. Bu sayede siz de süreci daha iyi anlayabilir, atılan adımlar konusunda bilinçli olup emin ellerde olduğunuzu hissedebilirsiniz.